Ana içeriğe atla

Piyasa Notları: İndirim Kredi Faizlerine Yansımıyor


-


İndirim kredi faizlerine yansımıyor

Merkez Bankası, geçen hafta piyasa şartları izin vermediği halde politika faizinde 25 baz puan, faiz koridorunun üst bandında da 50 baz puan indirime gitti. Üst bandın düşürülmesi ise bankaların maliyetlerini azaltacağı için kredi faizlerinin düşeceği ve bunun vatandaşa olumlu yansıyacağı beklentisi yarattı. Ancak kredi faizlerini bankalar belirliyor. Bankalar bu indirimi kredi faizlerine yansıtmayıp kâr marjlarını yükseltmek yönünde de kullanabilir. Zira 27 Ağustos 2014’te de faizin üst koridorunda 75 baz puan indirim yapılmasına karşın kredi faizlerinde önemli bir değişiklik olmadı. Hatta konut ve ihtiyaç kredileri hariç kredi faizlerinde artış söz konusu. Merkez Bankası verilerine göre 15 Ağustos 2014’te yüzde 13.5 olan ortalama tüketici kredisi faizi 13 Şubat 2015 haftasında yüzde 13.66’ya yükseldi. Ticari kredi faizi yüzde 11.68’den yüzde 12.96’ya, taşıt kredisi faizi yüzde 12.95’ten yüzde 13.1’e çıktı.



Diğer yandan 15 Ağustos 2014’te yüzde 15.08 olan ortalama ihtiyaç kredisi faizi 13 Şubat haftasında yüzde 14.94 olarak belirlendi. Konut kredisi faizi de yüzde 11.06’dan yüzde 10.8’e indi. Buna göre faizde 75 baz puan indirim olurken, ihtiyaç kredisi faizindeki düşüş 14 baz puanda, konut kredisi faizindeki düşüş ise 26 baz puanda kaldı.

Merkez Bankası Ağustos 2014’te üst bandı yüzde 12’den 11.25’e, geçen hafta da yüzde 11.25’ten 10.75’e çekmişti. Rakamlara göre bankaların kredi faizleri bu oranın oldukça üzerinde görünüyor. Buna göre de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın faiz indiriminde ısrar etmesi aslında faiz lobisi diye şikayet ettiği bankalara yarıyor.

Faiz indiriminin bir yansıması da Merkez Bankası’nın güvenilirliği ile ilgili soru işaretleri oldu. Merkez, indirim kararının ardından ekonomistlerle gerçekleştirdiği toplantıda enflasyonda gıda ve enerji fiyatları kaynaklı artış olabileceği öngördü. Bu da Merkez’in hangi ekonomik gerekçelerle faiz indirimine gittiği konusunda belirsizlik yarattı. Faiz koridorunun üst bandı ayrıca Merkez Bankası Erdem Başçı tarafından emniyet kemeri olarak görülüyordu. ABD’de faiz artışıyla ilgili tartışmaların yükseldiği ve bu nedenle piyasalarda oynaklığın arttığı bir dönemde koridorun üst bandının indirilmesi bu nedenle de endişe kaynağı oldu. Analistler, Merkez’in faiz kararını siyasi baskı nedeniyle aldığı izlenimi yarattığını, bu nedenle yabancı yatırımcının Türkiye’den kaçışının hızlanabileceğini belirtiyor. Geçen hafta açıklanan verilere göre yurtdışında yerleşik kişilerin devlet iç borçlanma senedi (DİBS) portföyü 20 Şubat haftasında bir önceki haftaya göre piyasa fiyatı değişimi ve kur farkından arındırılmış olarak 354.6 milyon dolar azaldı.


Kur enflasyonu yukarı çekecek


Bu hafta piyasaları özellikle yurtiçi enflasyon verileri ile Avrupa Merkez Bankası toplantısı ve ABD verileri etkileyecek. Enflasyon yarın açıklanacak. ECB faiz toplantısını perşembe yapacak. Geçen hafta Erdoğan’ın faiz eleştirileri nedeniyle artan siyasi endişelerin yanı sıra ABD’den gelen güçlü veriler de piyasaları sarsmış, cuma günü dolar kuru 2.52 TL’yi aşmıştı. Bu hafta döviz kurundaki artış ve akaryakıt fiyatlarına yapılan zammın enflasyonu yukarı çekmesi bekleniyor. Ayrıca siyasilerin ekonomi yönetimi ve Merkez Bankası konusundaki sert eleştirilerinde yumuşama  olmazsa, dolar/TL’de ve piyasa faizlerindeki yükselme devam edebilir. ABD’den gelebilecek olumlu istihdam verileri doların küresel piyasalarda ve TL’ye karşı değerlenmesinin sürmesine yol açabilir. Merkez Bankası bu nedenlerle döviz satım politikasını günlük olarak belirleyeceğini ve döviz satım tutarını yüzde 50 artırabileceğini açıkladı. Bu bağlamda, küresel piyasalarda risk iştahında düzelme olmazsa dolar/TL’nin yükselişinin devam edebileceği tahmin ediliyor.

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/ekonomi/224778/indirim_kredi_faizlerine_yansimiyor.html








Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

IMF Karşıtı Annenin IMF Uzmanı Kızı

Cumhuriyet Halk Partisi Parti Meclisi üyeliğine seçilen Bilkent Üniversitesi Ekonomi Bölümü Başkanı ve IMF eski ekonomisti Doç. Dr. Selin Sayek Böke , üniversitede iktisat eğitimi alma kararının hayatının en güzel hatası olduğunu söylüyor. Anne Selin Sayek Böke ile ekonomist Selin Sayek Böke arasındaki dengeyi annesinden ilham alarak koruduğunu vurgulayan Böke, "CHP'de herkesin daha mutlu, refah içinde yaşayabileceği ekonomik ortamı sağlayacak politikalar üretilmesine katkıda bulunarak bunları somutlaştırmaya katkıda bulunacağım" diyor. Dünya Bankası ve IMF kariyerine sahip, güleryüzlü ve sıkı bir makro iktisatçı olarak bilinen Selin Sayek Böke ile CHP Parti Meclisi üyeliğinden annesi Türk Tabipler Birliği eski Başkanı Füsun Sayek ile olan ilişkisine kadar birçok konuyu masaya yatırdık. Böke, 11 yaşındayken kardeşi ile 'gazetecilik oyunu' oynadıklarını, hazırladıkları gazeteye ekonomi yazılarını yazdığını paylaşıyor. Kendisini ekonomi alanına yönle

İran, Sıtkı Ayan’dan sorulur

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen ikinci telefon görüşmesinde adı geçen işadamı Sıtkı Ayan, özellikle AKP döneminde parlayan isimlerin başında geliyor. WikiLeaks belgelerinde de adı geçen Sıtkı Ayan’ın ismi İran ile yapılan ticari anlaşmalar ve yüksek devlet teşvikleriyle anılıyor.   Sivas’ın Gölova beldesinde doğup büyüyen Sıtkı Ayan, İstanbul İmam Hatip Lisesi ve Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni bitirdi. Mesleğini icra yerine petrol işine girdi. Ayan’ın, İran ve Sudan’da petrol ve doğalgaz sahalarıyla ilgili yatırımları bulunuyor. WikiLeaks belgelerine göre ABD Ankara Büyükelçiliği’nden gönderilen kripto, Başbakan Erdoğan’ın İran’daki etkinliğini ve ilişkisini ortaya koyuyordu. ABD elçiliğinin belgesinde, 22 Şubat’ta Türk gazetelerinde İran ile Türkiye arasında müşterek bir yatırım projesi imzalandığı ve buna göre kurulacak olan yeni bir doğalgaz boru hattının, İran gazını Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşıyacağı belirtiliy

Panama Belgeleri: Hayyam Bey'in cenneti

Panama belgelerine göre Hayyam Garipoğlu, Sümerbank’a el konulmadan önce Niue’de bir şirket kurdu. Yaptığı açıklamada “Niue’nun adını bile duymadım” dedi. Panama belgelerinde, Türkiye tarihinin en büyük banka batırma olayına imzasını atan Hayyam Garipoğlu’nun da dört off-shore şirketi ile yer aldığı ortaya çıktı. Belgelere göre Garipoğlu’nun, Sümerbank davasında adı geçen Olsten Marketing Co Ltd’nin yanı sıra üç ayrı off-shore şirketi daha var. Bu şirketlerden biri Olsten Marketing’in kapatılmasından hemen sonra kurulan Niue merkezli Unitrade International Ltd olsa da Garipoğlu, Niue’nun neresi olduğunu dahi bilmediğini ifade ederek bu şirketin kendisine ait olduğunu yalanladı. Olsten, Mossfon müşterisi Sümerbank ile ilgili dava dosyasına göre Garipoğlu, Sümerbank’a el konulmadan bir gün önce, kendisine ait olan Romania International Bank’a 8 milyon dolar transfer etti, buradan da yine kendi paravan şirketi Olsten Marketing’in hesabına aktardı. Panama belgelerine göre

#ParadisePapers: Off-shore biraderler

Berat ve Serhat Albayrak’ın Çalık Holding’de yönetici olduğu dönemde holdinge bağlı çok sayıda off-shore şirketi kurulmuş. Serhat Albayrak bu şirketlerden birinin bizzat direktörü. Dünyanın dört bir yanından çok sayıda politikacı ve iş insanının off-shore bağlantılarını ortaya çıkaran Paradise Papers’ta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın damadı Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın ağabeyi Serhat Albayrak’ın da ismi geçiyor. Serhat Albayrak, belgelere göre Malta’da bir off-shore şirketle bağlantılı görünüyor. Frocks International Trading Ltd adlı şirkette Albayrak’ın yanı sıra Çalık Holding çalışanları Mehmet Gökdemir, Murat Tarı ve Şafak Karaaslan şirket yetkilileri arasında bulunuyor. Murat Tarı 2000-2005 yılları arasında Çalık Holding’de genel müdür olarak görev yaptı. Mehmet Gökdemir Çalık Holding’e bağlı GAP Tekstil yönetim kurulu üyesi, Şafak Karaaslan Çalık Holding’in dış ilişkiler sorumlusu. Serhat Albayrak da söz konusu dönemde Çalık Holding genel müdürlüğünü yürütüyordu.