Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Anagold: Çevresel risklerin boyutları biliniyor mu?

Yetkililer alınan numunelerde şu an için bir kirlilik tespit edilmediğini duyursa da uzmanlara göre yayılan alan hiçbir şekilde koruma içermediği için siyanür ve diğer ağır metallerin toprağa karışmaması imkansız. Pelin Ünker   © Deutsche Welle Türkçe Erzincan'ın İliç ilçesinde bulunan Anagold Çöpler Altın Madeni'nde yığın liç alanının kayması sonucu toprak altında kalan 9 işçi henüz bulunamazken yaşanan felaket, bölgede bulunan herkesi etkileyebilecek ciddi çevresel riskler barındırıyor. Felaketin boyutlarının ortaya çıkması için yanıtlanması gereken pek çok soru da bulunuyor. Anagold'un açıklamasına göre kaza yığın liç alanında gerçekleşirken atık depolama havuzu olaydan etkilenmedi. Şirket, kayma nedeniyle çevresel herhangi bir kirlilik yaşanmadığını, altı noktadan alınan yüzey suyu numunelerinde de kirliliğe rastlanmadığını iddia etti. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı da "maden sahasında yaşanan toprak kayması sırasında" akan malzemenin Fırat N
En son yayınlar

Anagold'un ÇED raporu: Toprak kayma riski yok

Anagold'a Murat Kurum döneminde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından ÇED olumlu kararı verilen raporda, çalışma alanında toprak kayması riskinin olmadığı belirtiliyor. Pelin Ünker   © Deutsche Welle Türkçe Erzincan'ın İliç ilçesindeki Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.'ye ait altın madeninde meydana gelen toprak kayması  sonucu 9 işçiden haber alınmazken altın madeninin Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporunda, proje alanında toprak kayması (heyelan) riski bulunmadığı belirtiliyor. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın açıklamasına göre 9 işçinin toprak altında kalmış olabileceği vahim olay, maden projelerine verilen ÇED olumlu kararlarının güvenilirliğine dair soru işaretlerini de artırdı. Murat Kurum döneminde onay aldı Anagold'un açıklamasına göre toprak kaymasının gerçekleştiği "kaza" yığın liçi alanında meydana geldi. Yığın liçi tesisinde büyüme ve kapasite artışı için 7 Ekim 2021 tarihinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı

6 Şubat depremleri: Daha fazla can kurtarılabilir miydi?

R esmi olarak 50 bini aşkın insanın yaşamını yitirdiği felaketin yaraları henüz sarılmazken yetkililer ortaya çıkan acı tabloya yıkımın büyüklüğünü gerekçe gösteriyor. Peki kayıpları azaltmak mümkün değil miydi? Pelin Ünker   © Deutsche Welle Türkçe Kahramanmaraş merkezli depremlerin yıl dönümü için konuşan Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanı Okay Memiş, felaketin ardından bölgeye müdahalede gecikme olmadığını iddia etti. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından başkanlık konferans salonunda düzenlenen "Asrın Afetinin 1. Yılında Afet İletişimi Sempozyumu"nda konuşan Memiş, "Gecikme olmadı ama yetişemedik. Yetişmedi, sayı yetişmedi. Yıkım çok fazlaydı" dedi. Pazarcık ve Elbistan'da saat 04.17 ve 13.24'te meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki iki depremde resmi kayıtlara göre 50 binden fazla insan hayatını kaybetti. Depremler Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman, Kilis, Osmaniye, Gaziantep, Diyarbakır, Malatya, Şanlıurfa ve Adana ve Elazığ'da yık