Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Eylül, 2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

IŞİD, silah şirketlerini uçurdu

IŞİD, silah şirketlerini uçurdu Dünya üzerinde her askeri müdahalede tavan yapan silah şirketlerinin hisseleri IŞID kriziyle birlikte yine sıçrama yaşadı. Şirketlerin piyasa değeri son bir ayda 420 milyon-2.61 milyar dolar arasında arttı. Irak Şam İslam Devleti’ne (IŞİD) karşı Ortadoğu’da başlatılan askeri harekat dünyanın önde gelen silah ve savunma sanayi şirketlerinin hisselerine ralli yaptırdı. Bu hisselerin kazançları genel piyasa performansını aşarken, geçen cuma tarihi rekor seviyelere çıktı. Uzmanlar savunma bütçelerinin artacağı beklentisiyle kazançların devam edeceğini öngörüyor. Savunma hisseleri en son geçen yıl Mısır’da yaşanan siyasi gerilim sırasında sıçrama yaşamıştı. Dünyanın en büyük savunma şirketi ABD’li Lockheed Martin geçen cuma yüzde 2.33 yükselirken, son bir aylık kazancı yüzde 2.87’ye ulaştı. Şirketin piyasa değeri son bir ayda 2.4 milyar dolar artışla 57.6 milyar dolara çıktı. Cuma günü hisseleri en çok yükselen şirket, yine ABD’li L-3 Comm

Faize IŞİD rötarı

Merkez Bankası TL’de artan değer kaybı nedeniyle kısa vadeli faizleri sabit tuttu IŞİD ve Fed kaynaklı küresel riskler nedeniyle sıkışan Merkez, bugüne kadar yaptığı faiz indirimlerinde en önemli neden olarak gösterdiği ‘risk iştahındaki artış’ beklentisini politika metninden çıkardı. Merkez, faizde değişikliğe gitmekten kaçınırken, dolar mevcut risklerle 2.2674 TL’ye çıkarak son yedi ayın rekorunu kırdı. Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizi olan bir hafta vadeli repo faizini beklendiği gibi yüzde 8.25’te sabit tutarken, faiz koridorunun üst ve alt bantlarında da değişikliğe gitmedi. PPK metninde,  “ Enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana dek para politikasındaki sıkı duruş sürdürülecek”  denildi. Ancak metinde, daha önceki aylarda vurgulanan  “küresel risk iştahındaki artış ve gelişmiş ülke merkez bankalarının sabit getirili menkul kıymet faizlerindeki düşüş ” ten bahsedilmemesi dikkat çekti. Merkez Bankası mayıs, haziran,

IMF Karşıtı Annenin IMF Uzmanı Kızı

Cumhuriyet Halk Partisi Parti Meclisi üyeliğine seçilen Bilkent Üniversitesi Ekonomi Bölümü Başkanı ve IMF eski ekonomisti Doç. Dr. Selin Sayek Böke , üniversitede iktisat eğitimi alma kararının hayatının en güzel hatası olduğunu söylüyor. Anne Selin Sayek Böke ile ekonomist Selin Sayek Böke arasındaki dengeyi annesinden ilham alarak koruduğunu vurgulayan Böke, "CHP'de herkesin daha mutlu, refah içinde yaşayabileceği ekonomik ortamı sağlayacak politikalar üretilmesine katkıda bulunarak bunları somutlaştırmaya katkıda bulunacağım" diyor. Dünya Bankası ve IMF kariyerine sahip, güleryüzlü ve sıkı bir makro iktisatçı olarak bilinen Selin Sayek Böke ile CHP Parti Meclisi üyeliğinden annesi Türk Tabipler Birliği eski Başkanı Füsun Sayek ile olan ilişkisine kadar birçok konuyu masaya yatırdık. Böke, 11 yaşındayken kardeşi ile 'gazetecilik oyunu' oynadıklarını, hazırladıkları gazeteye ekonomi yazılarını yazdığını paylaşıyor. Kendisini ekonomi alanına yönle

‘Yükselen otoriterlik’ notu vuracak

Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Türkiye’nin notuyla ilgili olumsuz mesajlar verdi. Siyasi risklere vurgu yapan Fitch, “Politika tutarlılığı ve öngörülebilirliği şu an halihazırda kendi not grubundaki ülkelere göre zayıf” diyerek indirim sinyali verdi. Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in Türkiye’ye yönelik değerlendirme konferansında  ‘siyasi baskılar’  damgasını vurdu. Fitch Ratings Kıdemli Direktörü  Paul Rawkins ’in yaptığı sunumda riskler sıralanırken,  ‘algılanan ana risk yükselen otoriterlik’  denildi. Otoriterliğin artmasıyla şunlara dikkat çekildi: * Seçimler: Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarının politik riskleri azaltmada etkisi sınırlı oldu. 2015’te parlamento seçimleri var. Ekonomik popülizm bir risk. * Cumhurbaşkanlığıyla ilgili hırslar: Cumhurbaşkanının gücünün artırılmasıyla ilgili baskılar siyasi tansiyonu artırır. * Politikalardaki ani değişiklik riski: Politika tutarlılığı ve öngörülebilirliği şu an halihazırda kendi not grubundaki ülkelere göre zayıf

Risk çok fırsat yok

UBS Direktörü Geoffrey Dennis, Türkiye piyasaları için önemli riskleri ve fırsatları sıraladı: 1. Makroekonomik riskler: GSYH’nin yüzde 7’si civarında olan cari açık, sıcak paraya bağımlılık ve ani duruş riski. düşük tasarruflar. 2. Küresel ekonomik riskler: Güçlü dolar, ABD tahvil faizlerinin yükselmesi, Fed’in parasal sıkılaştırmayı hızlı bir şekilde yapması. 3. Siyasi riskler: Merkez Bankası’nın bağımsız çalışamaması, cumhurbaşkanının hükümet politikalarının belirlenmesinde hakimiyet oluşturup oluşturmayacağı ile ilgili belirsizlik, Irak ve Suriye ile ilgili jeopolitik riskler. İsviçreli UBS’nin Gelişmekte Olan Piyasa Stratejileri Direktörü Geoffrey Dennis, Türkiye piyasaları için önemli riskleri ve fırsatları gazetemize değerlendirdi. Türkiye’yi Kırılgan Beşli (Türkiye, Rusya, Arjantin, Hindistan ve Endonezya) arasında en fazla riske sahip piyasalardan biri olarak tanımlayan Dennis’e göre fırsatlar yok denecek kadar azken, makroekonomik, küresel ekonomik ve siyasi risk listesi