Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ekim, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Alpu Termik Santrali’nin sağlığa etkileri ne olacak?

Enerji projelerinin sağlık maliyetinin mevzuata eklenmesini isteyen sivil toplum kuruluşları Alpu Termik Santrali için rapor hazırladı. Bilanço ağır: 24 ilde hava kirliliği, 3200 erken ölüm, yıllık 146 milyon euro kayıp. Pelin Ünker © Deutsche Welle Türkçe Eskişehir’in verimli tarım arazisi Alpu Ovası’nda yapılmak istenen kömürlü termik  santral  projesine karşı Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ve sivil toplum kuruluşlarının mücadelesi sürüyor. Danıştay, ağustos ayında özelleştirme kararını iptal etse de yerel mahkeme kararı hâlâ uygulamadı. Projenin ÇED Olumlu Kararı henüz iptal edilmiş değil. TEMA Vakfı, Greenpeace Akdeniz, Halk Sağlığı Uzmanları Derneği (HASUDER) ve Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) de aralarında olduğu 16 çevre ve sağlık örgütünün oluşturduğu Temiz Hava Hakkı Platformu, Türkiye’de ilk kez Alpu Kömürlü Termik Santral Projesi için Sağlık Etki Değerlendirmesi (SED) raporu hazırladı. Raporda, santralin hayata geçmesi halinde, çalışacağı tahmini 35 yıl boyunca, hava, topr

Çocuk istismarına karşı yasalar etkin uygulanıyor mu?

Türkiye’nin imzacısı olduğu Lanzarote Sözleşmesi, 13. yılını doldurdu. Ancak hak savunucularına göre çocuk istismarına karşı yapılan yasal düzenlemeler yetersiz ve uygulamada kağıt üstünde kalabiliyor. Pelin Ünker © Deutsche Welle Türkçe Çocukların Cinsel Suistimal ve Cinsel İstismara Karşı Korunmasına İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi olan Lanzarote Sözleşmesi’nin imzalanmasının üzerinden 13 yıl geçti. Cinsel istismar suçunu tanımlayan ve istismarı suç sayan ilk uluslararası anlaşma olan Lanzarote Sözleşmesi’nin imzacıları arasında Türkiye de bulunuyor. Sözleşme, Türkiye’de 10 Eylül 2011’de Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Sözleşmenin, cinsel sömürü ve cinsel istismar oluşturan davranışları tanımlayan maddelerinde, çocukları cinsel istismar ve sömürüden korumak amacıyla dünyadaki en yüksek yasal standartlar açık ve anlaşılır bir şekilde tanımlandı. Çocuk istismarı ve ihmalinin pek çok türü ve biçimi olduğu, çocukluk çağında maruz kalınan cinsel istismar ve suistimalin ömü

Cezaevlerinde sağlık hakkı ihlal mi ediliyor?

Ağır hastalar dışındaki hasta mahpusların hastaneye sevkinin yapılmadığı için tedavilerinin aksadığı, tedavi imkanına kavuşanların ise uzun süre karantina hücrelerinde tecrit koşullarında tutulduğu iddia ediliyor. Pelin Ünker © Deutsche Welle Türkçe Hasta mahpus Serdal Yıldırım, yüzde 98 engelli. Adli Tıp Kurumu 2 Şubat 2020’de Yıldırım’a 'cezaevinde kalamaz' raporu verdi. Ancak savcılık tahliye talebini reddetti. Yıldırım, Metris R tipi hapishanesinde, kendisi gibi engelli iki mahpusla aynı koğuşta kalıyor. Ameliyat yerine antibiyotik Yıldırım’ın hasta bakıcılar tarafından tekerlekli sandalyeden yatağına taşınırken düşürülmesi sonucu sırtındaki omurlarına takılan 'platin' yerinden kaydı. DW Türkçe’ye konuşan ağabey Sedat Yıldırım, kardeşinin karaciğer tarafında açılma olduğunu, enfeksiyon kaptığını, vücudunda yaralar oluştuğunu ancak buna rağmen altı aydır ameliyat için beklediğini söylüyor. "Hastaneye götürülse 15 gün karantinada tutulması gerekecek. Bu yüzden bu

Gazetecilerin yıpranma payı hakkına basın kartı şartı ısrarı

Gazetecilere yıpranma payı hakkı için basın kartı şartı aranmasının eşitsizlik yarattığı gerekçesiyle AYM’nin iptal ettiği düzenleme, mahkemenin tanıdığı sürenin bitmesine üç hafta kala aynı şekliyle Meclis komisyonunda. Pelin Ünker © Deutsche Welle Türkçe AKP’li milletvekilleri tarafından hazırlanan ve bugün Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülmeye başlanan İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, işverene önemli teşvikler sağlayan düzenlemelerin yanı sıra basın emekçilerini ilgilendiren bir madde de içeriyor. Teklif ile gazetecilerin yıpranma payı diye bilinen fiili hizmet zammından yararlanabilmesinin koşulu basın kartı sahibi olmaya bağlanıyor. Düzenlemenin genişletilmesi isteyen basın örgütleri tepkili. DW Türkçe’ye konuşan DİSK Basın İş Genel Başkanı Faruk Eren, "İktidarın hazırladığı, Meclis’e gelen torba yasa, çalışanların birçok hakkını buduyor. İşverenleri kolluyor. Diğer yandan gazetecilerin yıpranma hakkını da sınır