Siyasilerin faiz indirimi ısrarı nedeniyle her güne yeni bir rekorla başlayan dolar/TL dün de 2.6050 ile zirve yaptı. Dolar Merkez’in faiz indirimine gittiği son PPK toplantısından bu yana yüzde 5.4 yükseldi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve hükümet yetkililerinin piyasaları geren açıklamaları TL’yi vurmaya devam ediyor. Dolar/TL dün de 2.6050’ye çıkarak yeni zirvesini gördü. Liranın yılbaşından bu yana kaybı yüzde 11.4’ü buldu.
Yaklaşık 15 ay önce de ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz artıracağı endişeleri ve 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu sonrası artan siyasi riskler sonrası dolar/TL yüzde 10.2 artışla 2.0460’tan 2.2548’e kadar çıkmış, ancak Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) 21 Ocak’taki toplantısında faizlerde değişikliğe gitmemişti. Karar sonrası dolar yüzde 6.5 daha artarak 2.40 TL’ye dayanınca Merkez 29 Ocak’ta gece yarısı operasyonuyla politika faizini 550 baz puan artırmak zorunda kalmıştı. Karar kurun 2.40’tan 2.30’lara çekilmesini sağlamıştı.
O tarihten bu yana Erdoğan ve çevresi faiz indirimi ısrarını sürdürüyor. Erdoğan’ın Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’yı vatan hainliği ile suçlaması ve Merkez’in 24 Şubat 2015’teki PPK toplantısında enflasyon ve kurdaki yükselişe rağmen 25 baz puanlık faiz indirimine gitmesi ekonomi yönetiminin geleceğine ilişkin endişeleri artırdı. Dolar 24 Şubat’tan bu yana yüzde 5.4 yükseldi.
Kurdaki yükselişte Fed’in faiz artırımına gideceğine yönelik endişelerle doların küresel kazancı etkili olsa da, dolar endeksindeki yükseliş, dolar/TL’deki artışın oldukça gerisinde. Dolar endeksi yılbaşından bu yana yüzde 6.6 yükseldi. Liradaki kayıp siyasi risklerle ikiye katlandı. Diğer yandan TL dün dolar karşısında yaklaşık yüzde 1 değer kaybederken, diğer para birimlerindeki kayıp yüzde 0.1’le sınırlı kaldı. Sepet bazında TL de Ocak 2014’ten beri en yüksek olan 2.72’yi aşarak en yüksek 2.7351’e kadar yükseldi. Dolardaki yükseliş hisse senetlerine de satış getirdi. Borsa yüzde 1.57 düştü.
Merkez’in eli kolu bağlı
Doların küresel piyasalardaki değer kazancının yanı sıra Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başta olmak üzere siyasilerden gelen faiz indirimi baskıları Merkez Bankası’nın geçmişte benzer kur şoklarında kullandığı faiz artırımı seçeneğinin önünde büyük bir engel teşkil ediyor. Reuters’a konuşan Burgan Yatırım Başekonomisti Haluk Bürümcekçi, “Merkez Bankası döviz satış miktarını artırabilir, likiditeyi kısabilir ancak bunların etkisi sınırlı olacaktır. Esas olarak gelecek döneme dair duruşuyla ilgili bir açıklama yapması; en azından faiz indirimi yapmayacağını söylemesi gerekir. Faiz artırımına geçmesini beklemek hayal olur” dedi.
Standard Bank Gelişmekte Olan Piyasalar Araştırma Bölümü Müdürü Timothy Ash, “Türk politikacıların Merkez Bankası’na faiz indirmesi için saldırmaları anlaşılmaz bir durum. Eğer politikacılar sessiz kalsaydı Türkiye için rüya senaryo diyebileceğimiz petrol fiyatlarının düştüğü, baz etkisiyle enflasyonun düştüğü ve böylece cari açığın gerileyerek Erdoğan’ın ekibi tarafından sözlü bir müdahale yapılmaksızın faiz indirimleri için geniş bir alan sağlayacak bir şans oluşması ihtimali vardı” dedi.
Bir bankacı ise “Merkez’in yapabilecekleri çok sınırlı. Bu konjonktürde faiz artıramaz, TL likiditesini sıkması kolay değil, tek seçeneği var o da döviz satmak, orada da piyasa cephanesinin sınırlı olduğunu biliyor. Dolayısıyla TL her gün değer kaybetmeye devam ediyor ve TL için görünen tek yön yukarı” diye konuştu. TCMB’nin net döviz rezervi 20 Şubat itibarıyla 38 milyar dolar seviyesinde. Geçmişte Merkez’in düşük faizle kura müdahaleyi denediğini ancak tam olarak başarılı olmadığını hatırlatan bankacılar, doların tüm dünyada değer kazandığı bir dönemde TCMB’nin tek başına bunu durduramayacağına ve asıl olarak iç gelişmelerin yarattığı stresin azaltılması gereğine dikkat çektiler.
Yabancı kaçıyor
Ekonomi yönetiminin geleceğine ilişkin artan kaygılar nedeniyle piyasalardan yabancı kaçışı da hızlandı. Yurtdışında yerleşik kişilerin devlet iç borçlanma senedi (DİBS) portföyü 27 Şubat haftasında bir önceki haftaya göre piyasa fiyatı değişimi ve kur farkından arındırılmış olarak 234.1 milyon dolar azaldı. Merkez Bankası verilerine göre, yurtdışında yerleşik kişilerin DİBS stoku 27 Şubat haftası itibarıyla 47.15 milyar dolara geriledi. Verilere göre, 20 Şubat haftasında DİBS stoku 48.54 milyar dolar olmuştu. Hisse senedi stoku ise 27 Şubat haftası itibarıyla 59.12 milyar dolardan 57.52 milyar dolara geriledi. Hisse portföyü net 54.5 milyon dolar arttı.
Bankacılar döviz ödemesi ihtiyacı olanların daha da yükseliş endişesiyle bir an önce ihtiyaçlarını karşılamak istediklerine dikkat çektiler. Analistler TL ve TL cinsi yatırım araçları üzerindeki baskının sürmesini bekliyor.
Yorumlar
Yorum Gönder