Piyasaların gözü Moody’s’te
Piyasalar haftaya yine “Türkiye’nin notu ne olacak” sorusuyla başlıyor. Fitch’in 20 Mart’taki değerlendirmesinden sonra gözler bu kez Moody’s’te. Mayıs 2013’te Türkiye’nin kredi notunu yatırım yapılabilir seviyeye çıkaran Moody’s, yılın ilk gözden geçirmesini 10 Nisan Cuma günü yapacak. Fitch geçen ay yaptığı değerlendirmede Türkiye’nin notunu değiştirmemiş, ancak kurumların bağımsızlığı ve politika öngörülebilirliği vurgusu yapmıştı. Moody’s’in de Fitch’e benzer bir açıklama yapması ve notu değiştirmemesi bekleniyor.
Ancak kurumların bağımsızlığı konusu Türkiye için hala soru işareti. Geçen hafta açıklanan mart ayı enflasyon rakamları piyasa beklentilerini aşarken, Merkez Bankası’nın 21 Nisan’daki toplantısında alacağı faiz kararına da ışık tuttu. Gıda fiyatlarındaki yüksek seyir faiz indirimini zorlaştırıyor. Siyasilerden bu hafta gelecek açıklamalar bu açıdan önem taşıyor.
Aralık ve Ağustos 2014’te Türkiye’nin notunu güncellemeyen Moody’s eleştirilere hedef olmuştu. Kurum, Türkiye’nin kredi notu görünümünü en son 11 Nisan’da yaptığı güncellemeyle “durağan”dan, “negatif”e çevirmiş, “Baa3” olan kredi notunu teyit etmişti. Türkiye; Endonezya, Azerbaycan, Namibya, Romanya ve Uruguay ile aynı nota sahip.
Cari açıkta ihracat riski
Bu haftanın bir diğer önemli gündem maddesi ise cari açık. Bankacılara göre ihracatta yeniden artış grafiği yakalanamazsa, cari açık 40 milyar dolarların altına gelse bile bu düzeydeki cari açık da riskli olabilir. Son gelen verilere bakıldığında ihracatta durum parlak değil. 2015 yılının ilk üç ayında Türkiye’nin ihracatı geçen yılın ilk üç ayına göre yüzde 6.8 azaldı. Sanayi sektörü ihracatındaki düşüş yüzde 13’e ulaştı. Geçen hafta açıklanan verilere göre dış ticaret açığı şubatta 4.66 milyar dolar, ilk iki ayda ise 8.98 milyar dolar oldu. Türkiye’nin ihracatı da ithalatı da azaldı.
Sanayide düşüş beklentisi
Öte yandan çarşamba günü şubat ayı sanayi üretimi açıklanacak. Sanayi üretiminde geçen yılın aynı ayına göre mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmamış artışın ortalama yüzde 0.36 olması bekleniyor. Reuters’ın anketine göre, takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksinde yıllık bazda yüzde 0.45 düşüş beklenirken, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış endekste ise aylık bazda yüzde 0.32 düşüş bekleniyor. Sanayi üretimi büyümenin öncü göstergelerinden biri. Geçen hafta açıklanan verilere göre büyüme 2014 yılının dördüncü çeyreğinde yüzde 2.6, 2014’ün tamamında yüzde 2.9 arttı. Veriler büyümenin itici gücü olan hane halkı tüketiminin zayıf kaldığını, büyümenin daha çok net ihracat ve devlet harcamalarındaki yükselişten kaynaklandığını gösterdi. İhracatın da zayıfladığı düşünülürse yılın ilk çeyreğinde büyümenin daha da düşük gelmesi söz konusu olabilir.
İpin ucu ABD’de
ABD’de Fed’in faiz adımlarına ipucu oluşturabilecek her gelişme dolarda fiyat değişimlerine neden oluyor. Geçen hafta istihdam verisiyle Fed’in faiz artırımını öteleyeceği beklentisi doğdu. Ülkede mart ayı istihdam rakamları, güçlü doların ekonomiyi olumsuz etkilemeye başladığını gösterdi. Özel sektör istihdamı aralıktan bu yana en düşük seviyeye gerilerken, imalat sektöründeki istihdam daralmaya işaret etti. Zaten haziranda bir faiz artışı beklenmiyordu. Veri ile bu perçinlenmiş oldu. Ancak ortalama kazançlarda beklentiler aşıldı ve son üç ayın istihdam ortalaması 200 bin kişinin hemen altında. Bu da Fed’in 2015 içinde faiz artırabilmesi için yeterli. Bu hafta da ABD’den gelecek veriler izlenmeye devam edecek. Hafta içinde ISM hizmetler endeksi ve işsizlik maaşı başvuruları açıklanacak.
Geçen hafta Borsa İstanbul yüzde 2.60 değer kazandı. Avro bir haftada yüzde 0.11’lik sınırlı bir düşüşle 2.8230 lira, dolar yüzde 1.19’luk düşüşle 2.5690 lira oldu. İran ve altı devletin müzakerelerde çerçeve anlaşmaya varması sonrası gerileyen petrol fiyatları ve ABD istihdam verileri borsa ve TL’yi olumlu etkiledi.
Yorumlar
Yorum Gönder