Siyasi belirsizlik ve güvenlik endişeleri ile Türkiye’nin CDS’leri 16 ayın zirvesine çıktı. AKP hayal ettiği gibi Türkiye’yi dünyanın 10 ekonomisi arasına soktu ama iflas riski açısından.
Türkiye’nin beş yıl vadeli borcunu iflasa karşı sigortalamanın maliyeti olan CDS’leri Türkiye ekonomisine ilişkin devam eden endişelerle cuma günü 246.91 puana yükseldi. Kredi Temerrüt Riski (Credit Default Swap- CDS) en son 24 Mart 2014’te 266 puan seviyesine çıkmıştı. Bu yükseliş 2023’te dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olma hayalindeki Türkiye’yi küresel iflas riskinde ilk 10’a soktu. Bloomberg’in hazırladığı küresel iflas riski endeksinde Türkiye 10. sırada yer alıyor. Küresel risk sıralamasında ilk 10, Venezüela, Yunanistan, Ukrayna, Pakistan, Mısır, Kıbrıs, Rusya, Brezilya, Kazakistan ve Türkiye şeklinde.
Ne anlama geliyor?
Ülke risklerini gösteren CDS’ler ekonomik ve siyasi durum ile yakından ilgili. CDS’lerdeki yükseliş yatırımcıların risklerin arttığını gösteriyor. CDS, elinde tahvil gibi finansal araçlar bulunduran bir kişinin, vade sonundaki alacağının belirli bir bedel karşılığında ödenmeme riskini ortadan kaldırıyor. Bu, bir anlamda bir sigortalama işlemi gibi düşünülebilir.
Örneğin Türkiye devlet tahvili alan bir yatırımcı belirli bir maliyeti CDS işlemi yapan kuruluşa ödeyerek ödenmeme riskini bu kuruluşa devrediyor. Bu ödenmeme riski için CDS şirketine ödenen tutara CDS primi deniyor. Her 100 baz CDS puanı için yüzde 1 maliyeti bulunuyor. Türkiye’nin şu anki CDS puanının 246.91 olduğu düşünülürse yatırımcının tahvilini ödenmeme, iflas gibi durumları sigortalatması için yüzde 2.46 oranında bir bedel ödenmesi gerek.
17 Aralık’a benzer
Türkiye’de yükselen terör korkusu ve koalisyon görüşmelerinin bir türlü sonuçlanmaması nedeniyle erken seçim ihtimalinin artması risk algısını tetikliyor. CDS arttığında borsa iniyor, tahvil faizleri de artıyor.
17 Aralık 2013’teki yolsuzluk skandalının ardından Türkiye’de CDS fiyatları 188 ile başladığı yılı 248 seviyelerinde kapatmıştı. Yani 60 puanlık bir artış görüldü. Geçen hafta da bu seviyelere yaklaştı. Yıl başından bu yana CDS’lerdeki artış ise 63.33 puana ulaştı.
ABD Merkez Bankası’nın faiz artırımına giderek yaklaşması, erken seçim tartışmaları ve artan terör olayları kısa vadede içeride devam edebilecek riskler olarak görünüyor. Fed’in faiz artırımına ilişkin ayak sesleri duyulurken, söz konusu faiz artışı dalgasına içerideki tansiyon ile yakalanma ihtimali piyasalarda stresi artırıyor. Böyle bir durumda CDS oranlarındaki artışlar da sürecek.
Gözler yine koalisyonda
Koalisyon hükümetine ilişkin beklentiler bu hafta da piyasaların merceğinde olacak. Bu akşamki Davutoğlu- Kılıçdaroğlu görüşmesi önem taşıyor. Burada ya koalisyon konusunda somut adımlar atılacak ya da bir erken seçim olasılığı güçlenecek. Erken seçim olasılığının artması halinde dolar/TL tekrar 2.80 eşiğini aşabilir. Faizlerde de çıkış eğilimi sürebilir. Ayrıca cari açık ve TCMB anketi açıklanacak.
Geçen hafta borsa yüzde 1.86 geriledi. 24 ayar külçe altın 98.15, Cumhuriyet altını 664 liraya çıktı. Dolar yüzde 1’e yakın yükseldi.
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/ekonomi/341485/Kuresel_iflas_riskinde_ilk_ondayiz.html
Ne anlama geliyor?
Ülke risklerini gösteren CDS’ler ekonomik ve siyasi durum ile yakından ilgili. CDS’lerdeki yükseliş yatırımcıların risklerin arttığını gösteriyor. CDS, elinde tahvil gibi finansal araçlar bulunduran bir kişinin, vade sonundaki alacağının belirli bir bedel karşılığında ödenmeme riskini ortadan kaldırıyor. Bu, bir anlamda bir sigortalama işlemi gibi düşünülebilir.
Örneğin Türkiye devlet tahvili alan bir yatırımcı belirli bir maliyeti CDS işlemi yapan kuruluşa ödeyerek ödenmeme riskini bu kuruluşa devrediyor. Bu ödenmeme riski için CDS şirketine ödenen tutara CDS primi deniyor. Her 100 baz CDS puanı için yüzde 1 maliyeti bulunuyor. Türkiye’nin şu anki CDS puanının 246.91 olduğu düşünülürse yatırımcının tahvilini ödenmeme, iflas gibi durumları sigortalatması için yüzde 2.46 oranında bir bedel ödenmesi gerek.
17 Aralık’a benzer
Türkiye’de yükselen terör korkusu ve koalisyon görüşmelerinin bir türlü sonuçlanmaması nedeniyle erken seçim ihtimalinin artması risk algısını tetikliyor. CDS arttığında borsa iniyor, tahvil faizleri de artıyor.
17 Aralık 2013’teki yolsuzluk skandalının ardından Türkiye’de CDS fiyatları 188 ile başladığı yılı 248 seviyelerinde kapatmıştı. Yani 60 puanlık bir artış görüldü. Geçen hafta da bu seviyelere yaklaştı. Yıl başından bu yana CDS’lerdeki artış ise 63.33 puana ulaştı.
ABD Merkez Bankası’nın faiz artırımına giderek yaklaşması, erken seçim tartışmaları ve artan terör olayları kısa vadede içeride devam edebilecek riskler olarak görünüyor. Fed’in faiz artırımına ilişkin ayak sesleri duyulurken, söz konusu faiz artışı dalgasına içerideki tansiyon ile yakalanma ihtimali piyasalarda stresi artırıyor. Böyle bir durumda CDS oranlarındaki artışlar da sürecek.
Gözler yine koalisyonda
Koalisyon hükümetine ilişkin beklentiler bu hafta da piyasaların merceğinde olacak. Bu akşamki Davutoğlu- Kılıçdaroğlu görüşmesi önem taşıyor. Burada ya koalisyon konusunda somut adımlar atılacak ya da bir erken seçim olasılığı güçlenecek. Erken seçim olasılığının artması halinde dolar/TL tekrar 2.80 eşiğini aşabilir. Faizlerde de çıkış eğilimi sürebilir. Ayrıca cari açık ve TCMB anketi açıklanacak.
Geçen hafta borsa yüzde 1.86 geriledi. 24 ayar külçe altın 98.15, Cumhuriyet altını 664 liraya çıktı. Dolar yüzde 1’e yakın yükseldi.
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/ekonomi/341485/Kuresel_iflas_riskinde_ilk_ondayiz.html
Yorumlar
Yorum Gönder