Ana içeriğe atla

Dikiş tutmuyor

Merkez, TL’de görülen sert kayıplar nedeniyle faizleri artırsa da karar, kuru dizginlemeye yetmedi. AP’nin çağrısının ardından tırmanışa geçen dolar 3.4533 TL ile yine rekor kırdı.



[Haber görseli]
Merkez Bankası (TCMB), TL’de son dönemde görülen sert değer kayıplarının ardından bankalara verdiği gecelik borcun faizi olan koridorun üst bandında 25 baz puan, haftalık vadede borç verme faizi olan politika faizinde ise 50 baz puan artırıma gitti. Karar ile Merkez, politika faizini yüzde 7.5’ten yüzde 8’e, koridorun üst bandını yüzde 8.25’ten yüzde 8.5’e yükseltti. Merkez, koridorun alt bandını yüzde 7.25 düzeyinde sabit tutarken, geç likidite penceresi çerçevesinde borç verme faizini de yüzde 9.75’ten yüzde 10’a çıkardı. Koridorun alt bandı, elinde likidite fazlası olan bir bankanın bunu Merkez Bankası’na yatırarak elde edeceği gecelik faizi gösteriyor. Geç Likidite Penceresi ise Merkez’in gün sonunda, son borç veren makam olarak bankalara uyguladığı borç alma ve verme imkânı demek.

İlk kez yükseltti
Merkez’in sürpriz hamlesi sonrası dolar/TL’de sert düşüş yaşansa da etki kalıcı olmadı. Kur, TCMB’nin faizlerde beklentilerin üzerinde artışa gitmesiyle önce 3.4070’ten 3.3680’e kadar gerilerken, Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye ile müzakereleri geçici dondurma çağrısı ardından yeniden 3.39’un üzerine çıktı. Dolar/TL 3.4432 ile yeni tarihi zirvesini gördü. Türkiye piyasalarında dolar 3.4280 TL’den kapansa da geç saatlerde 3.4499 ile yeni rekor geldi. Avro/TL ise 3.64’ü geçti. Liranın dolar karşısındaki değer kaybı yüzde 1.5, Avro karşısındaki düşüşü yüzde 1.7’yi buldu. 11 Nisan 2016’da TCMB Başkanı olan Murat Çetinkaya, göreve geldiğinden beri koridorun üst bandını 225 baz puan indirmişti. Merkez, art arda yedi ay faiz koridorunun üst bandını indirdikten sonra geçen ay kısa vadeli tüm faizleri sabit tutmuştu. Bu ay ise Çetinkaya, ilk kez faizi yükseltmiş oldu. Ekonomistlerin çoğu Merkez’in politika faizinde 25 baz puan artırım yapmasını, koridorun alt ve üst bandının ise sabit tutmasını bekliyordu.


Enflasyona dikkat
Diğer yandan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın faizlerin yüksekliği konusundaki eleştirilerine devam etmesi, faizlerde herhangi bir değişim olmayabileceği ihtimalini de oluşturmuştu. Merkez’in faizi artırmasının üç etkisinden söz edilebilir: Bunlar enflasyon, döviz kuru ve krediler. Enflasyon ve döviz kurunda düşüş beklenirken, bankalar, maliyetleri artacağı için kredi faizlerini yükseltebilir. Merkez’in açıklamasında, toplam talepteki yavaşlamanın enflasyondaki düşüşü desteklediği belirtilerek “Bununla birlikte yakın dönemde küresel belirsizliklerdeki artış ve yüksek oynaklıklara bağlı yaşanan döviz kuru hareketleri enflasyon görünümünde yukarı yönlü risk oluşturuyor. Kurul, söz konusu gelişmelerin beklentiler ve fiyatlama davranışları üzerindeki olumsuz etkisini sınırlamak için parasal sıkılaştırma yapılmasına karar verdi” denildi. Gelecek dönemde enflasyonu etkileyen unsurlar yakından izlenerek temkinli duruşun sürdürüleceği belirtildi.

1.5 milyar dolar
Merkez ayrıca yabancı para zorunlu karşılık oranlarını tüm vade dilimlerinde 50 baz puan indirdi. Bu değişiklikle finansal sisteme yaklaşık 1.5 milyar dolar ilave likidite sağlanacak. Öte yandan 31 Aralık’a kadar vadesi dolan ihracat ve döviz kazandırıcı hizmetler reeskont kredileri için azami 31 Mart 2017’ye kadar vade uzatılabilmesine karar verildi.

Rezevler eridi, yabancı kaçtı
Merkez Bankası verilerine göre, 11 kasım’da 106.27 milyar dolar olan brüt döviz rezervi, 18 kasım itibarıyla 101.28 milyar dolara geriledi. Altın rezervleri 16.78 milyar dolardan 16.23 milyar dolara inerken, TCMB’nin toplam rezervi 117.51 milyar dolar olarak gerçekleşti. Merkez’in altın rezervi 2015’te 2.5 milyar dolar azalırken, brüt döviz rezervi 13.4 milyar dolar eridi. Öte yandan yabancı yatırımcılar geçen hafta da hisse ve tahvilde 573 milyon dolarlık satış yaptı. 18 kasım ile biten haftada yurt dışında yerleşik kişiler hisse senedinde net 201.4 milyon dolar, devlet tahvilinde (DİBS) 371.6 milyon dolar, özel sektör tahvil ve bonosunda (ÖST) ise 42.3 milyon dolarlık satış gerçekleştirdi.



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

IMF Karşıtı Annenin IMF Uzmanı Kızı

Cumhuriyet Halk Partisi Parti Meclisi üyeliğine seçilen Bilkent Üniversitesi Ekonomi Bölümü Başkanı ve IMF eski ekonomisti Doç. Dr. Selin Sayek Böke , üniversitede iktisat eğitimi alma kararının hayatının en güzel hatası olduğunu söylüyor. Anne Selin Sayek Böke ile ekonomist Selin Sayek Böke arasındaki dengeyi annesinden ilham alarak koruduğunu vurgulayan Böke, "CHP'de herkesin daha mutlu, refah içinde yaşayabileceği ekonomik ortamı sağlayacak politikalar üretilmesine katkıda bulunarak bunları somutlaştırmaya katkıda bulunacağım" diyor. Dünya Bankası ve IMF kariyerine sahip, güleryüzlü ve sıkı bir makro iktisatçı olarak bilinen Selin Sayek Böke ile CHP Parti Meclisi üyeliğinden annesi Türk Tabipler Birliği eski Başkanı Füsun Sayek ile olan ilişkisine kadar birçok konuyu masaya yatırdık. Böke, 11 yaşındayken kardeşi ile 'gazetecilik oyunu' oynadıklarını, hazırladıkları gazeteye ekonomi yazılarını yazdığını paylaşıyor. Kendisini ekonomi alanına yönle

İran, Sıtkı Ayan’dan sorulur

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen ikinci telefon görüşmesinde adı geçen işadamı Sıtkı Ayan, özellikle AKP döneminde parlayan isimlerin başında geliyor. WikiLeaks belgelerinde de adı geçen Sıtkı Ayan’ın ismi İran ile yapılan ticari anlaşmalar ve yüksek devlet teşvikleriyle anılıyor.   Sivas’ın Gölova beldesinde doğup büyüyen Sıtkı Ayan, İstanbul İmam Hatip Lisesi ve Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni bitirdi. Mesleğini icra yerine petrol işine girdi. Ayan’ın, İran ve Sudan’da petrol ve doğalgaz sahalarıyla ilgili yatırımları bulunuyor. WikiLeaks belgelerine göre ABD Ankara Büyükelçiliği’nden gönderilen kripto, Başbakan Erdoğan’ın İran’daki etkinliğini ve ilişkisini ortaya koyuyordu. ABD elçiliğinin belgesinde, 22 Şubat’ta Türk gazetelerinde İran ile Türkiye arasında müşterek bir yatırım projesi imzalandığı ve buna göre kurulacak olan yeni bir doğalgaz boru hattının, İran gazını Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşıyacağı belirtiliy

Panama Belgeleri: Hayyam Bey'in cenneti

Panama belgelerine göre Hayyam Garipoğlu, Sümerbank’a el konulmadan önce Niue’de bir şirket kurdu. Yaptığı açıklamada “Niue’nun adını bile duymadım” dedi. Panama belgelerinde, Türkiye tarihinin en büyük banka batırma olayına imzasını atan Hayyam Garipoğlu’nun da dört off-shore şirketi ile yer aldığı ortaya çıktı. Belgelere göre Garipoğlu’nun, Sümerbank davasında adı geçen Olsten Marketing Co Ltd’nin yanı sıra üç ayrı off-shore şirketi daha var. Bu şirketlerden biri Olsten Marketing’in kapatılmasından hemen sonra kurulan Niue merkezli Unitrade International Ltd olsa da Garipoğlu, Niue’nun neresi olduğunu dahi bilmediğini ifade ederek bu şirketin kendisine ait olduğunu yalanladı. Olsten, Mossfon müşterisi Sümerbank ile ilgili dava dosyasına göre Garipoğlu, Sümerbank’a el konulmadan bir gün önce, kendisine ait olan Romania International Bank’a 8 milyon dolar transfer etti, buradan da yine kendi paravan şirketi Olsten Marketing’in hesabına aktardı. Panama belgelerine göre

#ParadisePapers: Off-shore biraderler

Berat ve Serhat Albayrak’ın Çalık Holding’de yönetici olduğu dönemde holdinge bağlı çok sayıda off-shore şirketi kurulmuş. Serhat Albayrak bu şirketlerden birinin bizzat direktörü. Dünyanın dört bir yanından çok sayıda politikacı ve iş insanının off-shore bağlantılarını ortaya çıkaran Paradise Papers’ta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın damadı Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın ağabeyi Serhat Albayrak’ın da ismi geçiyor. Serhat Albayrak, belgelere göre Malta’da bir off-shore şirketle bağlantılı görünüyor. Frocks International Trading Ltd adlı şirkette Albayrak’ın yanı sıra Çalık Holding çalışanları Mehmet Gökdemir, Murat Tarı ve Şafak Karaaslan şirket yetkilileri arasında bulunuyor. Murat Tarı 2000-2005 yılları arasında Çalık Holding’de genel müdür olarak görev yaptı. Mehmet Gökdemir Çalık Holding’e bağlı GAP Tekstil yönetim kurulu üyesi, Şafak Karaaslan Çalık Holding’in dış ilişkiler sorumlusu. Serhat Albayrak da söz konusu dönemde Çalık Holding genel müdürlüğünü yürütüyordu.