Ana içeriğe atla

Yargı Kredibilitesini Yitirdi


Babacan: Özgürlük, temel haklar, hukukun üstünlüğü gibi alanlarda Türkiye’nin yapılacaklar listesi daha uzun.




Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye’de yargının kredibilitesini yitirdiğini söyledi. Türkiye’nin G20 dönem başkanlığı kapsamında dün uluslararası Finans Enstitüsü tarafından İstanbul’da düzenlenen konferansta finans sektörüne seslenen Babacan, hukuk ve yargıda güven mesajı verdi.

Babacan, TMSF’nin BDDK kararıyla Bank Asya yönetimine el koyması ve AKP’nin Merkez Bankası’na faiz baskısı karşısında, her üç kurum da sorumluluğunda olmasına rağmen sessiz kalarak eleştirilerin hedefi olmuştu. Gazetecilerin Bank Asya ve Merkez Bankası’na ilişkin sorularını yanıtlamayan Babacan, konferansın açılış konuşmasında şu sözlerle hukukun üstünlüğüne vurgu yaptı: “Ne yazık ki son birkaç yılda özellikle Türkiye’de olan olaylar yargı sistemimiz ile ilgili bir kredibilite eksikliği doğurdu. Bizim yeniden güven aşılama noktasında da yargı sisteminize reform yapmamız gerekiyor. Adım adım yargıya güveni sağlamamız gerek. Çünkü Türkiye bir hukuk devleti.

Son 12 yılda Türkiye’nin önemli dönüşümler geçirmesine rağmen hukuk ve demokrasi konusunda yeterli gelişmenin sağlanamadığını anlatan Babacan, “Güvene dayalı yargı sistemi, demokrasi, temel haklar ve hukukun üstünlüğü gibi alanlarda Türkiye’nin yapılacaklar listesi daha uzun” dedi.

Babacan Türkiye mali alanda kuvvetli olsa da ‘acil ve şiddetle’ ihtiyaç duyulan yapısal reformların da olduğuna dikkat çekti. Babacan şöyle devam etti: “Türkiye’nin daha çok katma değer sağlaması gerek. Araştırma ve inovasyonda daha çok şey yapmalıyız. Çok daha iyi bir eğitim sistemi olursa katma değer yaratabiliriz.

Bankacılardan reform çağrısı

Konferansın banka ve finans çevrelerine ayrılan kısmında öne çıkan mesaj ise “reformlara devam edilmeli” oldu. İş Genel Müdürü Adnan Bali, Türkiye’nin 2001 krizi sonrası güçlü reformlar sayesinde yoksulluk çıkmazından sıyrılabildiğine dikkat çekerek yavaşlayan büyüme nedeni ile reformların göz ardı edilmemesi gerektiğini anlattı. Zengin fakir arasındaki uçurumun OECD ülkelerinde son 30 yılın en yüksek düzeyine ulaştığını vurgulayan Bali,“Eğer bu trend devam ederse, nüfusun yüzde 1’i, 2 yıl içinde geri kalan yüzde 99’un çok üzerinde bir gelire sahip olacak” diye konuştu. Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı Dinçer de “Türkiye için artık ne kadar hızlı büyüyebildiği önemli. Kısa vadeli sermayeye bağımlılığımızı azaltmak ve yurtiçi tasarrufları artırmak zorundayız. Ancak bu kurumsal reformlarla Türkiye’yi bir sonraki aşamaya taşıyabiliriz” dedi.

Haber görseli


Yatırımlar için şeffaflık şart

Zirvenin “Büyümeyi Canlandırma ve Eşitsizliğin Azaltılması” ve “Altyapı Yatırımları için Sektör Desteği” başlıklı oturumlarına ise “şeffaflık” konusu damgasını vurdu. Büyümenin sürdürülebilir olması için yatırımların artırılması gerektiğine işaret eden konuşmacılar, yatırımcı tabanını genişletmenin de “daha fazla şeffaflık”tan geçtiğine vurgu yaptılar.

UBS Yönetim Kurulu Başkanı Axel Weber, uzun vadeli büyüme için altyapı yatırımları konusuna daha fazla eğilmek gerektiğine dikkat çekerek “Eşitsizliği azaltmanın yolu sürdürülebilir büyümeyi artırmaktan geçer. Büyüyen pastadan pay almak daha kolaydır. Bunu yaparken de spesifik altyapı yatırım planları belirlenmeli. Bunun da ne kadarının yapıldığı denetlenmeli. Çünkü şeffaf olunmadığı takdirde yolsuzluğa yol açılabilir” dedi.

Partners Group AG Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Charles Dallara ise “Düzenlemeler şeffaf olursa, yolsuzluktan korunursa süreç iyi ilerler. Sadece yabancı sermaye ile yatırım olmaz. Türkiye’nin yerli sermayeye de ihtiyacı var. Uzun vadeli finansman yatırımları için gerekli düzenlemeler yapılarak uygun ortam yaratılmalı” diye konuştu.

Prudential Financiall Kıdemli Başkan Yardımcısı ve Baş Yatırım Sorumlusu Scott Sleyster da “yatırımcı tabanını genişletmek için daha fazla şeffaflık olması gerektiğini” vurgulayarak şöyle devam etti: “İnsanlar kendilerini ne gibi yeni gelişmelerin beklediğini bilmezlerse güvende hissetmiyorlar. Yatırımcılar, CEO’lar riskten kaçınıyorlar.

Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil ise altyapı yatırımlarını geliştirmeden Türkiye’nin 2023 hedeflerini gerçekleştiremeyeceğini söyledi. Bankaların bu süreçlere katılımının devamı açısından sektörün sürdürülebilir kârlılığının önemli olduğunu vurguladı. 

Binbaşgil, “Türkiye’de bankaların aşağı yukarı 530 milyar dolarlık kredisi var. 2023 yılına kadar mevcut özkaynak kârlılığı devam ederse 600 milyar dolarlık ek kredi imkanı var. Sürdürülebilir kârlılık projeleri finanse etmeyi kolaylaştırabilir”dedi.


Paranın patronları İstanbul’da

İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen G20 Maliye Bakanları ve Merkez Bankası Başkanları Toplantısı için küresel finans sektörünün önde gelen temsilcileri bir araya geliyor. Zirve kapsamında düzenlenen toplantıların büyük çoğunluğu basına kapalı olarak gerçekleştirilecek. Bugün IMF Başkanı Christine Lagarde, İngiltere Merkez Bankası Başkanı Mark Carney, Fransa Maliye ve Kamu Hesapları Bakanı Michel Sapin, Japonya Merkez Bankası Başkanı Haruhiko Kuroda, ABD Merkez Bankası Başkanı Janet Yellen, Almanya Maliye Bakanı Wolfgang Schauble, Rusya Maliye BakanıAnton Siluanov konferanslar verecek. OECD Genel Sekreteri Angel Gurria ise teşkilatın “Büyümeye Geçiş 2015” raporunu açıklayacak. Yarın akşam ise Lagarde ve Babacan basın toplantısı düzenleyecek.









Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

IMF Karşıtı Annenin IMF Uzmanı Kızı

Cumhuriyet Halk Partisi Parti Meclisi üyeliğine seçilen Bilkent Üniversitesi Ekonomi Bölümü Başkanı ve IMF eski ekonomisti Doç. Dr. Selin Sayek Böke , üniversitede iktisat eğitimi alma kararının hayatının en güzel hatası olduğunu söylüyor. Anne Selin Sayek Böke ile ekonomist Selin Sayek Böke arasındaki dengeyi annesinden ilham alarak koruduğunu vurgulayan Böke, "CHP'de herkesin daha mutlu, refah içinde yaşayabileceği ekonomik ortamı sağlayacak politikalar üretilmesine katkıda bulunarak bunları somutlaştırmaya katkıda bulunacağım" diyor. Dünya Bankası ve IMF kariyerine sahip, güleryüzlü ve sıkı bir makro iktisatçı olarak bilinen Selin Sayek Böke ile CHP Parti Meclisi üyeliğinden annesi Türk Tabipler Birliği eski Başkanı Füsun Sayek ile olan ilişkisine kadar birçok konuyu masaya yatırdık. Böke, 11 yaşındayken kardeşi ile 'gazetecilik oyunu' oynadıklarını, hazırladıkları gazeteye ekonomi yazılarını yazdığını paylaşıyor. Kendisini ekonomi alanına yönle

İran, Sıtkı Ayan’dan sorulur

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen ikinci telefon görüşmesinde adı geçen işadamı Sıtkı Ayan, özellikle AKP döneminde parlayan isimlerin başında geliyor. WikiLeaks belgelerinde de adı geçen Sıtkı Ayan’ın ismi İran ile yapılan ticari anlaşmalar ve yüksek devlet teşvikleriyle anılıyor.   Sivas’ın Gölova beldesinde doğup büyüyen Sıtkı Ayan, İstanbul İmam Hatip Lisesi ve Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni bitirdi. Mesleğini icra yerine petrol işine girdi. Ayan’ın, İran ve Sudan’da petrol ve doğalgaz sahalarıyla ilgili yatırımları bulunuyor. WikiLeaks belgelerine göre ABD Ankara Büyükelçiliği’nden gönderilen kripto, Başbakan Erdoğan’ın İran’daki etkinliğini ve ilişkisini ortaya koyuyordu. ABD elçiliğinin belgesinde, 22 Şubat’ta Türk gazetelerinde İran ile Türkiye arasında müşterek bir yatırım projesi imzalandığı ve buna göre kurulacak olan yeni bir doğalgaz boru hattının, İran gazını Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşıyacağı belirtiliy

Panama Belgeleri: Hayyam Bey'in cenneti

Panama belgelerine göre Hayyam Garipoğlu, Sümerbank’a el konulmadan önce Niue’de bir şirket kurdu. Yaptığı açıklamada “Niue’nun adını bile duymadım” dedi. Panama belgelerinde, Türkiye tarihinin en büyük banka batırma olayına imzasını atan Hayyam Garipoğlu’nun da dört off-shore şirketi ile yer aldığı ortaya çıktı. Belgelere göre Garipoğlu’nun, Sümerbank davasında adı geçen Olsten Marketing Co Ltd’nin yanı sıra üç ayrı off-shore şirketi daha var. Bu şirketlerden biri Olsten Marketing’in kapatılmasından hemen sonra kurulan Niue merkezli Unitrade International Ltd olsa da Garipoğlu, Niue’nun neresi olduğunu dahi bilmediğini ifade ederek bu şirketin kendisine ait olduğunu yalanladı. Olsten, Mossfon müşterisi Sümerbank ile ilgili dava dosyasına göre Garipoğlu, Sümerbank’a el konulmadan bir gün önce, kendisine ait olan Romania International Bank’a 8 milyon dolar transfer etti, buradan da yine kendi paravan şirketi Olsten Marketing’in hesabına aktardı. Panama belgelerine göre

#ParadisePapers: Off-shore biraderler

Berat ve Serhat Albayrak’ın Çalık Holding’de yönetici olduğu dönemde holdinge bağlı çok sayıda off-shore şirketi kurulmuş. Serhat Albayrak bu şirketlerden birinin bizzat direktörü. Dünyanın dört bir yanından çok sayıda politikacı ve iş insanının off-shore bağlantılarını ortaya çıkaran Paradise Papers’ta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın damadı Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın ağabeyi Serhat Albayrak’ın da ismi geçiyor. Serhat Albayrak, belgelere göre Malta’da bir off-shore şirketle bağlantılı görünüyor. Frocks International Trading Ltd adlı şirkette Albayrak’ın yanı sıra Çalık Holding çalışanları Mehmet Gökdemir, Murat Tarı ve Şafak Karaaslan şirket yetkilileri arasında bulunuyor. Murat Tarı 2000-2005 yılları arasında Çalık Holding’de genel müdür olarak görev yaptı. Mehmet Gökdemir Çalık Holding’e bağlı GAP Tekstil yönetim kurulu üyesi, Şafak Karaaslan Çalık Holding’in dış ilişkiler sorumlusu. Serhat Albayrak da söz konusu dönemde Çalık Holding genel müdürlüğünü yürütüyordu.