Kırılganlığı
en yüksek ülkeler olan G. Afrika, Brezilya ve Türkiye, Fed’in faiz
artırımını yavaşlatması kararından en olumlu etkilenen ülkeler oldu.
Rüzgâr tersine dönünce reform yapmayan kaybedecek.
ABD
Merkez Bankası’nın (Fed) faiz artırımlarını yavaşlatma kararının
ardından küresel piyasalarda özellikle de kırılganlıklarıyla bilinen
gelişen ülkelerde iyimserlik rüzgârı esiyor. Dolardaki küresel düşüş bir
dönem daha devam edecek gibi gözükse de Fed er ya da geç faiz artırımı
yapacak ve dolar yükseldiği anda bu ülkelerin potansiyeli üzerine adeta
bir kapak gibi oturacak.
Dolar endeksi, Fed’in faiz
artırımına gitmediği ve faiz artış tahminlerini düşürdüğü 16 Mart Açık
Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısından bu yana yüzde 2.4 değer kaybetti.
Aynı dönemde Türk lirası da dolar karşısında yüzde 3.45 değer kazandı.
Diğer gelişmekte olan ülke para birimlerine bakıldığında dolara göre en
fazla artışın Güney Afrika randında olduğu görülüyor. Güney Afrika randı
bu dönemde yüzde 9 yükseldi. Brezilya reali yüzde 6.67, Rus rublesi
yüzde 4.49, Polonya zlotisi yüzde 3.52, Meksika pezosu yüzde 3.37, Çek
korunası yüzde 2.35, Macar forinti yüzde 2 arttı.
Çalkantılar kapıda
Uzmanlar
mevcut dönemde küresel iyimserliğin etkisiyle gelişmekte olan
piyasalara fon akışı artsa da uzun dönemde iyi ve kötü hikayelerin
ayrılacağını ifade ediyor. Özetle bu dönemi reform yaparak mevcut
kırılganlıklarını azaltmak için değerlendirmeyen rüzgâr tersine
döndüğünde kaybedecek. Güney Afrika, Brezilya ve Türkiye’nin
kırılganlığı en yüksek ülkeler arasında gösterilmesi ise zayıf dolar
devrinin sonuna gelindiğinde bu ülkelerin büyük çalkantılara maruz
kalabileceğinin bir habercisi.
Türkiye’de hükümetin göreve
geldiğinde sunduğu reform paketi hâlâ inandırıcılıktan uzak. Son
verilere göre büyüme tüketim odaklı olmayı sürdürüyor. Doğrudan
yatırımlarda iyileşme yok. Enflasyon hedeflerden uzak yüksek seyrini
sürdürürken, faizler düşük, ihracat pazarları daralıyor. Diğer yandan
siyasi ve jeopolitik riskler yatırımcıları korkutuyor. Türk lirasının
dolar karşısında en fazla yükseliş sağlayan para birimleri arasında
beşinci olması da aslında içerideki risklerin yatırımcı üzerindeki
olumsuz etkisini gösteriyor.
36.8 milyar dolar geldi
Uluslararası
Finans Enstitüsü’ne göre (IIF) gelişmekte olan piyasalar, mart ayında
36.8 milyar dolarla Haziran 2014’ten beri en büyük yabancı portföy
girişini yaşadı. En büyük sermaye girişleri ise Asya’da gerçekleşti.
IIF’nin
raporunda, “Gelişen piyasaların temel ekonomik görünümünde fazla bir
gelişme görülmezken, mart ayındaki artışın esas olarak Federal Açık
Piyasa Komitesi’nin (FOMC) 16 Mart’ta verdiği güvercin sinyaller
sonrasında küresel risk iştahının artışı ve daha düşük vadeli piyasa
faiz oranlarından kaynaklandığı görülüyor” denildi.
Gelişen
piyasalara marttaki sermaye akışı şubatta 5.2 milyar dolardı. Merkez
Bankası verilerine göre ise 25 Mart’a kadar olan dört haftalık dönemde
Türkiye piyasalarına sadece 1 milyar 690 milyon dolarlık giriş oldu.
Borsa kazandırdı
Bu
hafta Avro/TL yüzde 0.25 yükselişle 3.2180 liraya ulaşırken, dolar/TL
en düşük 2.8144 lirayı gördüğü haftada yüzde 1.53 düşüşle 2.8240 liradan
kapandı. Yatırım araçları arasından en fazla değer kazanan ise yüzde
1.23 ile borsa oldu. Borsa haftayı 82 bin 359 puanda tamamladı.
Cumhuriyet altını yüzde 0.93 düşüşle 745 liraya, 24 ayar külçe altının
gramı da yüzde 1.51 düşüşle 110.80 liraya geriledi.
10 yıllık
ve 2 yıllık tahvil faizlerinin tek haneyi gördüğü haftada, Brent
petrolün varil fiyatı da dolardaki değer kaybının etkisiyle 40 doların
üzerine çıksa da bu seviyelerde tutunamayarak haftayı 38.65 dolardan
kapattı. Gelecek hafta piyasaların seyrinde ABD Merkez Bankası, dolar ve
petrol fiyatları belirleyici olacak. Türkiye’de ise pazartesi günü mart
ayı enflasyon rakamları açıklanacak.
Yorumlar
Yorum Gönder