Ana içeriğe atla

Kapalı kapılar ardında 14 yıldır aynı hikâye

Oran, teşvik paketinin AKP’nin bölgeye dönük hazırladığı altıncı paket olduğunu vurgulayarak, “Teşviki gerçekleştiren aktörler yine ciddiye alınmadı. Daha önce ne olduysa aynısı olacak” dedi.




Sosyalist Enternasyonal Başkan Yardımcısı CHP’li Umut Oran, dün açıklanan teşvik paketinin AKP’nin bölgeye dönük hazırladığı altıncı paket olduğunu vurgulayarak, “Paket işveren kurumları, sendikalar, sivil toplum kuruluşları ve TBMM devre dışı bırakıldı. Ekonomik ve Sosyal Konsey’in fikirleri alınmadı. Bu, masa başında yapılan bir PR çalışmasıdır.

14 yıldır beş kez bu yolla teşvik paketi açıkladılar. Bu altıncısı. Aktörleri devre dışı bırakırsanız bir sonuç alamazsınız” dedi. Umut Oran, Başbakan Binali Yıldırım’ın açıkladığı teşvik paketiyle ilgili gazetemize değerlendirmelerde bulundu.

İNŞAAT VE RANT
Ekonomik ve Sosyal Konsey’in 2008’den beri toplanmadığına dikkat çeken Oran, “Anayasal olarak üç ayda bir toplanması gereken kurumla görüşmezseniz bu iş olmaz. Kendi mutfağında hazırlanan bir paketi çözüm olarak ortaya koyuyor. AKP’nin geçmişte yaptıklarının hepsi kötü sonuçlar verdi. Zaten durmadan yeni paket açıklamaları bir önceki paketin işe yaramadığını teyit ediyor. O yüzden daha evvel ne sonuç aldıysa aynı sonucu alır” diye konuştu. AKP’nin, ülkede demokrasiyi, hukuk devletini ve buna bağlı olarak güveni ve yatırım ortamını yok ettiğini söyleyen Oran, şöyle devam etti: AKP, Anayasa’ya aykırı KHK’lerle keyfi yönetim anlayışını zirveye çıkardı.

Demokrasiden, hukuk devletinden uzaklaşma, yatırımcıyı caydıran bir tabloya yol açtı. Bugün ekonomide ciddi bir durgunluk yaşanıyor, piyasalarda para dönmüyor, karşılıksız çek ve protestolu senetlerde patlama yaşanıyor, ülkeye sermaye girişleri durma noktasında, yatırım planları erteleniyor. Ekonomisinin geldiği tıkanma noktasında yatırımlarda, sanayi üretiminde, ihracatta sert düşüşler yaşanıyor. İşsizlik almış başını gitmiş durumda.

Hukuksuzluk, tek adam yönetimi ve keyfilik ülkeye güveni bitirmiş. Belirsizlik ortamında bankalar, kat kat teminat gösterseler bile yatırımcıya, esnafa, KOBİ’ye kredi kullandırmıyor. Ülke yatırımcısı, yatırımlarını başka ülkelere kaydırıyor. 10 yıllık Yatırım diye sundukları inşaat ve rant... İktidarları boyunca devlet eliyle gayrimenkul rantları yaratarak ekonomiyi inşaatla döndürmekten başka bir şey bilmeyen AKP’nin bu politikası da çoktan tıkandı.”

[Haber görseli]


AKBAL: BÜTÇE DAYANAĞI BELİRSİZ


“Teminat sorununun KGF ile aşılacağı belirtiliyor, ancak KGF’nin güçlü bir altyapısı yok.”

Güneydoğu Genç İşadamları Derneği (GÜNGİAD) Başkanı Hakan Akbal, Başbakan Binali Yıldırım’ın açıkladığı yeni teşviklerin önemli avantajlar içerse de zayıf yanları da olduğunu belirterek, teşvikler henüz yasallaşmadığı için bütçe dayanaklarının bilinmediğini söyledi. Akbal, teşviklerin zayıf ve güçlü yanlarını söyle sıraladı: Güçlü yanlar 4 Sekiz ilde 10 fabrikanın devlet eliyle yapılıp kiraya verilmesi, 4 Teminat sorununun Kredi Garanti Fonu (KGF) ile aşılacak olması, 4 Fabrikalarda üretilen ürünlerin kamu tüketimi kapsamında olması durumunda alım garantisi getirilmesi, 4 Yatırım yapacaklar için bedelsiz arsa tahsis edilmesi. Zayıf yanlar 4 Bölgedeki tüm illerin cazibe il kapsamına alınması, cazibe kavramının içini boşaltıyor. 4 23 ilde 200 bin istihdamın nasıl sağlanacağı veya kalifiye işgücünün nasıl hazır hale getirileceği ifade edilmiyor. 4 Yatırımlar için doğrudan finansman desteğinin olmaması temel sorun. 4 Teşviklerin işlevselleşmesi için barış ortamına ihtiyaç var, oysa ki barışa yönelik hiç bir vurgu yok. 4 Yatırım için ücretsiz arazi tahsisi, milli emlak kanunlarına aykırı. Bu durumun nasıl çözüleceği belirtilmiyor. 4 KGF’nin yatırıma teminat olması önemli, ancak KGF’nin teminat limiti 1 milyonu geçemiyor ve güçlü bir finansal alt yapısı yok.





Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

IMF Karşıtı Annenin IMF Uzmanı Kızı

Cumhuriyet Halk Partisi Parti Meclisi üyeliğine seçilen Bilkent Üniversitesi Ekonomi Bölümü Başkanı ve IMF eski ekonomisti Doç. Dr. Selin Sayek Böke , üniversitede iktisat eğitimi alma kararının hayatının en güzel hatası olduğunu söylüyor. Anne Selin Sayek Böke ile ekonomist Selin Sayek Böke arasındaki dengeyi annesinden ilham alarak koruduğunu vurgulayan Böke, "CHP'de herkesin daha mutlu, refah içinde yaşayabileceği ekonomik ortamı sağlayacak politikalar üretilmesine katkıda bulunarak bunları somutlaştırmaya katkıda bulunacağım" diyor. Dünya Bankası ve IMF kariyerine sahip, güleryüzlü ve sıkı bir makro iktisatçı olarak bilinen Selin Sayek Böke ile CHP Parti Meclisi üyeliğinden annesi Türk Tabipler Birliği eski Başkanı Füsun Sayek ile olan ilişkisine kadar birçok konuyu masaya yatırdık. Böke, 11 yaşındayken kardeşi ile 'gazetecilik oyunu' oynadıklarını, hazırladıkları gazeteye ekonomi yazılarını yazdığını paylaşıyor. Kendisini ekonomi alanına yönle

İran, Sıtkı Ayan’dan sorulur

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen ikinci telefon görüşmesinde adı geçen işadamı Sıtkı Ayan, özellikle AKP döneminde parlayan isimlerin başında geliyor. WikiLeaks belgelerinde de adı geçen Sıtkı Ayan’ın ismi İran ile yapılan ticari anlaşmalar ve yüksek devlet teşvikleriyle anılıyor.   Sivas’ın Gölova beldesinde doğup büyüyen Sıtkı Ayan, İstanbul İmam Hatip Lisesi ve Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni bitirdi. Mesleğini icra yerine petrol işine girdi. Ayan’ın, İran ve Sudan’da petrol ve doğalgaz sahalarıyla ilgili yatırımları bulunuyor. WikiLeaks belgelerine göre ABD Ankara Büyükelçiliği’nden gönderilen kripto, Başbakan Erdoğan’ın İran’daki etkinliğini ve ilişkisini ortaya koyuyordu. ABD elçiliğinin belgesinde, 22 Şubat’ta Türk gazetelerinde İran ile Türkiye arasında müşterek bir yatırım projesi imzalandığı ve buna göre kurulacak olan yeni bir doğalgaz boru hattının, İran gazını Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşıyacağı belirtiliy

Panama Belgeleri: Hayyam Bey'in cenneti

Panama belgelerine göre Hayyam Garipoğlu, Sümerbank’a el konulmadan önce Niue’de bir şirket kurdu. Yaptığı açıklamada “Niue’nun adını bile duymadım” dedi. Panama belgelerinde, Türkiye tarihinin en büyük banka batırma olayına imzasını atan Hayyam Garipoğlu’nun da dört off-shore şirketi ile yer aldığı ortaya çıktı. Belgelere göre Garipoğlu’nun, Sümerbank davasında adı geçen Olsten Marketing Co Ltd’nin yanı sıra üç ayrı off-shore şirketi daha var. Bu şirketlerden biri Olsten Marketing’in kapatılmasından hemen sonra kurulan Niue merkezli Unitrade International Ltd olsa da Garipoğlu, Niue’nun neresi olduğunu dahi bilmediğini ifade ederek bu şirketin kendisine ait olduğunu yalanladı. Olsten, Mossfon müşterisi Sümerbank ile ilgili dava dosyasına göre Garipoğlu, Sümerbank’a el konulmadan bir gün önce, kendisine ait olan Romania International Bank’a 8 milyon dolar transfer etti, buradan da yine kendi paravan şirketi Olsten Marketing’in hesabına aktardı. Panama belgelerine göre

#ParadisePapers: Off-shore biraderler

Berat ve Serhat Albayrak’ın Çalık Holding’de yönetici olduğu dönemde holdinge bağlı çok sayıda off-shore şirketi kurulmuş. Serhat Albayrak bu şirketlerden birinin bizzat direktörü. Dünyanın dört bir yanından çok sayıda politikacı ve iş insanının off-shore bağlantılarını ortaya çıkaran Paradise Papers’ta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın damadı Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın ağabeyi Serhat Albayrak’ın da ismi geçiyor. Serhat Albayrak, belgelere göre Malta’da bir off-shore şirketle bağlantılı görünüyor. Frocks International Trading Ltd adlı şirkette Albayrak’ın yanı sıra Çalık Holding çalışanları Mehmet Gökdemir, Murat Tarı ve Şafak Karaaslan şirket yetkilileri arasında bulunuyor. Murat Tarı 2000-2005 yılları arasında Çalık Holding’de genel müdür olarak görev yaptı. Mehmet Gökdemir Çalık Holding’e bağlı GAP Tekstil yönetim kurulu üyesi, Şafak Karaaslan Çalık Holding’in dış ilişkiler sorumlusu. Serhat Albayrak da söz konusu dönemde Çalık Holding genel müdürlüğünü yürütüyordu.