KREDİ BORCU ARTACAK, BÜYÜME YAVAŞLAYACAK
Merkez Bankası’nın faizi
yükseltmesi geç alınmış bir
karar olarak yorumlanıyor.
MB’nin kararı bankaların
borçlanma maliyetini artırırken,
bu durum tüketici kredi
faizlerine de yansıyacak. Faiz artırımları tüketici ve
şirketlere yük olarak geri
dönecek. Ağır borç yükü altındaki
tüketici, daha yüksek
faizle borçlanacak. Tüketim
ise ötelenecek.
Merkez Bankası politika faizini, yüzde 16.5’e, gecelik faiz yüzde 18’e, geç likidite penceresi faizi de yüze 19.5 düzeyine kadar yükseltti. faiz
artırımında hızlı karar alınamaması nedeniyle daha yüksek bir artırıma
ihtiyaç duyulduğu eleştirileri sürerken, Merkez Bankası’nın faiz artırımları tüketici ve şirketlere yük olarak geri dönecek, bu da büyümeyi olumsuz etkileyecek.
Merkez Bankası dolar/TL 4.9230 ile tarihi zirveyi görene kadar faiz artırımı yapmaktan kaçınmış bu da piyasalarda, her fırsatta düşük faiz politikasını desteklediğini dile getiren Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın banka üzerinde etkili olduğu izlenimini yaratmıştı.
Konut kredileri
Faizin yükseltilmesi kurlardaki artışı şimdilik dizginlese de
ekonomiye başka maliyetler yükleyecek. Politika faizindeki 300 baz
puanlık artışın mevduat faizlerine yansımaya başladığı ancak henüz
tabelalara yansımadığı konuşuluyor. Diğer yandan karar, Cumhurbaşkanı
Erdoğan’ın çağrısıyla özellikle konut kredisi, tüketici ve KOBİ kredisi
faizlerini aşağıya çekmeye yönelen banka sisteminde de politika
değişikliğine yol açacak. Bankalar daha yüksek faizden borçlanacağından
bu kredi faizlerine yansıyacak. Bundan önceki uygulamalar, faizdeki değişikliklerin en hızlı yansıdığı kredi türünün konut kredileri olduğunu gösteriyor.
Tepeden tırnağa
GCM Menkul Kıymetler Araştırma Uzmanı Enver Erkan, gazetemize yaptığı değerlendirmede, “Merkez Bankası’nın faiz artırımları mevduat maliyetleri ve bunun üzerinden kredi faizlerine yansıyacak. Ancak bu durumdan kredi kullanan vatandaş da, kullanmayan vatandaş da etkilenecek. TL mevduat maliyetlerindeki artış son tüketiciye kredi faizlerinde artış olarak yansıyacağından kredi büyüme hızı yavaşlayabilir. kredi
faizlerindeki artış tüketimin ötelenmesine neden olacaktır, özellikle
beyaz eşya, otomotiv, kişisel tüketim gibi sektörler bundan
etkilenebilir. Tüketimin ötelenmesi iç talebi ve hanehalkı harcamalarını
azaltacağı için büyümenin de traşlanmasına neden olabilir” dedi.
Vatandaş da şirketler de borçlu
Bankacılık
Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) verilerine hem şirketler hem
de tüketici ağır borç yükü altında eziliyor. Kurumun nisan ayı verileri
bankalardan alınan kredilerin toplamda 2 trilyon 239 milyar lirayı
bulduğunu gösteriyor. Bunun 1 trilyon 488 milyar 595 milyon lirasını TL,
750 milyar 412 milyon lirasını yabancı para cinsinden krediler
oluşturuyor. Kredilerin yüzde 67’si TL cinsinden. Kredilerin 594 milyon
liralık kısmı ise kısa vadeli. İhracat kredilerinin 27.2 milyar lirası
TL, 88.7 milyar lirası yabancı para cinsinden. Toplam 709 milyar liralık
işletme kredisi kullandırılmış.
Şirketlere maliyeti 33 milyar lira
Şirketler de kredi ile döndüğü için faiz oranlarındaki artışın şirketlerin faiz maliyetlerini artıracağına dikkat çeken Erkan “Faiz artmadan önce 1 birim olan faiz ödemeleri 1+x birim şeklinde artacak. Bu kaynak yatırım veya istihdama yöneltileceği yerde, faiz
ödemelerine gidecek. Dolayısıyla, birincisi şirketlerin yatırımları ve
büyümeleri yavaşlayacağı gibi, yeni istihdama da daha az kaynak
ayırmaları, belki de ayıramamaları söz konusu olacak. Yeni işe alımların
yavaşlaması, özellikle işsizlik oranında artış şeklinde yansıma
bulabilir” yorumunda bulundu. Erkan şöyle devam etti: “Her 100 baz puan faiz artışının reel sektöre getirdiği yük yaklaşık 10-10.5 milyar TL 300 baz puan faiz artışı yapıldı, sadeleşme kapsamında teorik faiz artışı yapıldı ve mayıs enflasyonu yüksek gelirse yaklaşık 100 baz puan kadar daha faiz artışı yapılma ihtimali var. Şu ana kadar reel sektör için 30 ila 33 milyar TL’lik ek faiz maliyetinden bahsedilebilir. Bu faiz yükü arttıkça şirketler de istihdam azaltma veya yeni istihdam artışına gitmeme seçeneğini değerlendirebilir.”
Yorumlar
Yorum Gönder