Ana içeriğe atla

Kur ateşi yakacak

Doların 2.30’a dayandığı Türkiye’de reel sektörün döviz açığı da temmuza göre sadece kur farkından 32.2 milyar lira büyüdü ve 411 milyar 415 milyon liraya ulaştı. Dolar 1 kuruş arttığında reel sektörün döviz açığı 1 milyar 788 milyon lira artıyor. Reel sektör 277.9 milyar dolarlık döviz borcunun sadece yüzde 35.6’sını karşılayabilecek varlığa sahip.


Artan jeopolitik gerginlikler ve ABD Merkez Bankası (Fed) faizi yükseltecek endişeleriyle dolar son haftalarda rekor üstüne rekor kırarken, reel sektörün döviz açık pozisyonu endişelendiriyor. Merkez Bankası’nın geçen perşembe yayımladığı temmuz ayı verilerine göre reel sektörün döviz cinsinden borcu 277 milyar 994 milyon dolara ulaştı. Döviz borcu haziran dönemine göre 3.6 milyar dolar arttı. IMF de cuma yayımlanan Türkiye raporunda reel sektörün yüksek döviz borcuna dikkat çekerek önlem alınması konusunda uyarmıştı.
Dolar 2.30 TL’yi aşınca reel sektörün döviz borcu da döviz açığı da katlandı. Reel kesimin döviz varlık ve yükümlülükleri arasındaki farkı gösteren döviz açık pozisyonu temmuzda 178 milyar 876 milyon dolar oldu. Son verilere göre reel sektör 277 milyar 994 milyon dolarlık borcunun sadece 99 milyar 118 milyon dolarını karşılayabiliyor. Yani borcunun sadece yüzde 35.6’sını karşılayabilecek varlığa sahip. Bu döviz açığının TL olarak karşılığı ise temmuz kuruyla (2.12 TL) 379 milyar 217 milyon liraya karşılık geliyor. Oysa bugünkü kurla (2.30 TL) 411 milyar 415 milyon liraya çıkıyor. Yani sırf kur farkından 32 milyar 198 milyon liralık açık oluşuyor. Bu da, dolar 1 kuruş arttığında reel sektörün döviz açığının 1 milyar 788 milyon lira arttığı anlamına geliyor.

12 yılda 26.5 kat arttı

Temmuzda 277 milyar 994 milyon dolar olan döviz borcunun TL karşılığı ise o dönemki ortalama kurla hesaplandığında 589 milyar 347 milyon liraya denk geliyor. Aynı borç bugünün kuruyla 639 milyar 386 milyon liraya ulaşıyor. Kısacası 50 milyar 39 milyon lira kur farkından dolayı borcun üstüne ekleniyor. Dolar 1 kuruş arttığında reel sektörün döviz borcu 2 milyar 779 milyon lira artıyor.
Döviz borçlarının 165 milyar 359 milyon dolarını yurtiçinden sağlanan krediler, 85 milyar 477 milyon dolarını ise yurtdışından sağlanan krediler oluşturuyor. İthalat borçları ise 27.1 milyar doları buluyor. Yurt içinden sağlanan kredilerin en büyük kısmını 153 milyar 998 milyon lira ile bankalar oluşturuyor. 
Merkez Bankası verilerine göre, 2002’de 6.5 milyar dolar olan döviz açığı, temmuz sonunda  178 milyar 876 milyon dolara  yükseldi. Yani yaklaşık 12 yılda şirketlerin döviz açığı 172.4 milyar dolar arttı. Bu, açığın 26.5 kat arttığı anlamına geliyor. 2013 yılı sonuna göre ise net döviz pozisyonu açığı 1 milyar 924 milyon dolar arttı.
Küresel krizin patlak verdiği Eylül 2008’de reel kesimin döviz pozisyon açığı 79 milyar dolar dolayındaydı. Reel sektör, kriz nedeniyle ortaya çıkan riskler üzerine döviz pozisyon açığını küçülterek 2009 sonu itibarıyla 65.5 milyar dolara kadar çekmişti. Geçen

İşsizlik alarmı

Hükümet her ne kadar IMF'ye borcunu sıfırladığını ve kamunun değil özel sektörün borçlu olduğunu vurgulasa da bu sadece borçlu şirketlerin sorunu değil. Kurun yükselmesiyle bir şirketin borcu adeta domino taşı gibi diğer şirketlere de yansıyor. 1994 ve 2001 krizinde kurdaki artış, borçlu birçok şirket için, aldıkları döviz kredileri oranında ciddi bir sorun oluşturmuştu. Firmalar hiç hesaplamadıkları bir girdaba kapılmış, birçok firma bu nedenle iflasın eşiğine gelmişti. Pek çok firmanın kepenk indirmesiyle ortaya çıkan durgunluk işten çıkarmaları beraberinde getirmişti.

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/ekonomi/127971/Kur_atesi_yakacak.html










Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

IMF Karşıtı Annenin IMF Uzmanı Kızı

Cumhuriyet Halk Partisi Parti Meclisi üyeliğine seçilen Bilkent Üniversitesi Ekonomi Bölümü Başkanı ve IMF eski ekonomisti Doç. Dr. Selin Sayek Böke , üniversitede iktisat eğitimi alma kararının hayatının en güzel hatası olduğunu söylüyor. Anne Selin Sayek Böke ile ekonomist Selin Sayek Böke arasındaki dengeyi annesinden ilham alarak koruduğunu vurgulayan Böke, "CHP'de herkesin daha mutlu, refah içinde yaşayabileceği ekonomik ortamı sağlayacak politikalar üretilmesine katkıda bulunarak bunları somutlaştırmaya katkıda bulunacağım" diyor. Dünya Bankası ve IMF kariyerine sahip, güleryüzlü ve sıkı bir makro iktisatçı olarak bilinen Selin Sayek Böke ile CHP Parti Meclisi üyeliğinden annesi Türk Tabipler Birliği eski Başkanı Füsun Sayek ile olan ilişkisine kadar birçok konuyu masaya yatırdık. Böke, 11 yaşındayken kardeşi ile 'gazetecilik oyunu' oynadıklarını, hazırladıkları gazeteye ekonomi yazılarını yazdığını paylaşıyor. Kendisini ekonomi alanına yönle

İran, Sıtkı Ayan’dan sorulur

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen ikinci telefon görüşmesinde adı geçen işadamı Sıtkı Ayan, özellikle AKP döneminde parlayan isimlerin başında geliyor. WikiLeaks belgelerinde de adı geçen Sıtkı Ayan’ın ismi İran ile yapılan ticari anlaşmalar ve yüksek devlet teşvikleriyle anılıyor.   Sivas’ın Gölova beldesinde doğup büyüyen Sıtkı Ayan, İstanbul İmam Hatip Lisesi ve Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni bitirdi. Mesleğini icra yerine petrol işine girdi. Ayan’ın, İran ve Sudan’da petrol ve doğalgaz sahalarıyla ilgili yatırımları bulunuyor. WikiLeaks belgelerine göre ABD Ankara Büyükelçiliği’nden gönderilen kripto, Başbakan Erdoğan’ın İran’daki etkinliğini ve ilişkisini ortaya koyuyordu. ABD elçiliğinin belgesinde, 22 Şubat’ta Türk gazetelerinde İran ile Türkiye arasında müşterek bir yatırım projesi imzalandığı ve buna göre kurulacak olan yeni bir doğalgaz boru hattının, İran gazını Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşıyacağı belirtiliy

Panama Belgeleri: Hayyam Bey'in cenneti

Panama belgelerine göre Hayyam Garipoğlu, Sümerbank’a el konulmadan önce Niue’de bir şirket kurdu. Yaptığı açıklamada “Niue’nun adını bile duymadım” dedi. Panama belgelerinde, Türkiye tarihinin en büyük banka batırma olayına imzasını atan Hayyam Garipoğlu’nun da dört off-shore şirketi ile yer aldığı ortaya çıktı. Belgelere göre Garipoğlu’nun, Sümerbank davasında adı geçen Olsten Marketing Co Ltd’nin yanı sıra üç ayrı off-shore şirketi daha var. Bu şirketlerden biri Olsten Marketing’in kapatılmasından hemen sonra kurulan Niue merkezli Unitrade International Ltd olsa da Garipoğlu, Niue’nun neresi olduğunu dahi bilmediğini ifade ederek bu şirketin kendisine ait olduğunu yalanladı. Olsten, Mossfon müşterisi Sümerbank ile ilgili dava dosyasına göre Garipoğlu, Sümerbank’a el konulmadan bir gün önce, kendisine ait olan Romania International Bank’a 8 milyon dolar transfer etti, buradan da yine kendi paravan şirketi Olsten Marketing’in hesabına aktardı. Panama belgelerine göre

#ParadisePapers: Off-shore biraderler

Berat ve Serhat Albayrak’ın Çalık Holding’de yönetici olduğu dönemde holdinge bağlı çok sayıda off-shore şirketi kurulmuş. Serhat Albayrak bu şirketlerden birinin bizzat direktörü. Dünyanın dört bir yanından çok sayıda politikacı ve iş insanının off-shore bağlantılarını ortaya çıkaran Paradise Papers’ta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın damadı Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın ağabeyi Serhat Albayrak’ın da ismi geçiyor. Serhat Albayrak, belgelere göre Malta’da bir off-shore şirketle bağlantılı görünüyor. Frocks International Trading Ltd adlı şirkette Albayrak’ın yanı sıra Çalık Holding çalışanları Mehmet Gökdemir, Murat Tarı ve Şafak Karaaslan şirket yetkilileri arasında bulunuyor. Murat Tarı 2000-2005 yılları arasında Çalık Holding’de genel müdür olarak görev yaptı. Mehmet Gökdemir Çalık Holding’e bağlı GAP Tekstil yönetim kurulu üyesi, Şafak Karaaslan Çalık Holding’in dış ilişkiler sorumlusu. Serhat Albayrak da söz konusu dönemde Çalık Holding genel müdürlüğünü yürütüyordu.