AKP’nin harcama odaklı Eylem Planı’nın başkanlık referandumunu hedeflediğine dair soru işaretlerine Fed endişeleri de eklenince yurtiçi piyasalar sarsıldı.
ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz artışına yaklaşması, gelişen piyasalarda satış dalgasına yol açarken, Türkiye’de buna AKP’nin reform planı ile ilgili endişeler de eklenince yurtiçi piyasalar derinden sarsıldı. Dolar/ TL iki ayın en yüksek seviyesi olan 2.9720’ye kadar çıkarken, borsada kayıplan yüzde 2.85’i buldu.
Dolar/TL’nin 2.9640 kritik seviyesini geçtiğine dikkat çeken analistlere göre, doların kısa süre içinde yeniden 3-3.15 seviyesine çıkması mümkün. Dolar 1 Kasım seçimleri öncesinde bu seviyeyi geçtikten sonra 3.0750’yi görerek tarihi rekor kırmıştı. Societe Generale, doların iki hafta içinde 3.15 TL’ye çıkacağı tahmininde bulundu. Fed ile ilgili endişeler tüm gelişen piyasalarda satışa yol açsa TL, dolar karşısında gün içinde en fazla değer yitiren ikinci para birimi oldu.
Belirsizlik kaynağı
Piyasalardaki sarsıntının esas nedeni ise reform paketinin kalkınma ve büyümeyi artırıcı politikalar yerine tüketime odaklanması. Bu nokta, AKP’nin başkanlık refarandumu için yatırım yaptığına ilişkin endişeleri beraberinde getirdi. Söz konusu reformların hangi kaynaklardan ne şekilde gerçekleştireceği, bütçeye ne kadar yük getireceği de belirsizlik kaynağı oldu.
Düşüşte 3. sırada
Diğer yandan iç siyaset ve Rusya ile ilgili gerginlikler de Türkiye ile ilgili olumsuz algıyı güçlendiriyor. Tüm bu nedenlerden dolayı Türkiye, Fed’in faiz artışı öncesi en fazla fon çıkışı yaşanan ülkelerin başında geliyor. Dün dolar karşısında en fazla değer yitiren para birimi yüzde 3 ile Güney Afrika randı olurken, ikinci sırada yüzde 1.81 ile Brezilya reali, üçüncü sırada yüzde 1.74 düşüşle Türk lirası yer aldı. TL’yi yüzde 1.05 ile Meksika pezosu ve yüzde 0.65 ile Rus rublesi izledi.
TL’nin Avro karşısındaki değer kaybı da yüzde 2’yi buldu. Serbest piyasada dolar 2.9640, Avro 3.0520 TL’den kapanırken, Borsa İstanbul günü 70 bin 280 puanda tamamladı. Banka hisseleri yüzde 4.42 eridi. İki yıllık gösterge faiz yüzde 10.99’a çıktı.
Para dökmek çözüm değil Analytics Ekonomisti Atilla Yeşilada “Bu boyutta bir teşvik paketinin ekonominin verimlilik sorununu çözeceğine dair fazla bir ümidimiz yok. Ekonominin ana damarları tıkalı kalmaya devam ediyor. Problemlere para dökülerek çözüm aranıyor ki Türkiye gibi fakir bir ülke için taşınamaz bir lükstür. Rusya’nın yaptırımları dış talebi frenlerken Davutoğlu vaatleri ile iç talep patlama yapabilir. 2016’ya çok tehlikeli bir makro karışımla giriyoruz” diye konuştu. Anadolu Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Kamelya İşler de bu süreçte doların 3 liraya çıkabileceğini belirterek piyasaların seyrini Fed toplantısının belirleyeceğini, bununla birlikte anayasa değişikliğinden de tedirginlik duyulduğunu söyledi. |
Selin Sayek Böke |
‘Kaynağı açıklanmalı’
CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, hükümetin reform paketinin kaynağını derhal açıklaması gerektiğine vurgu yaptı. Böke, gazetemize şu değerlendirmeyi yaptı: “Hükümetin görevi esasında bunu bütçelendirmesi. Kaynağını açıklaması. Seçim öncesi net bir program uygulayan CHP’ye ‘kaynağı nereden buldun’ diyenler, yükümlülük altında olmalarına rağmen bunu açıklamaya gerek duymadılar. Oysa bizim vergilerimizin kontrolünü ellerinde tutanlar onlar. Borçlanma ihtiyacı olacak mı, vergilendirme ne kadar bir bilgi yok. Geçici bütçeyle ilgili de belirsizlik var. İkisi arasında bağ kurmaya tenezzül bile etmeyen bir hükümet var. Aynı gün geçici bütçe tartışılırken reformlar açıklanıyor. CHP bu yüzden Kesin Hesap Komisyonu kurulmasını istiyor. Ayrıca AKP’nin planı herhangi bir kalkınma ve büyüme perspektifi olmayan salt harcama odaklı. Bir reform paketi demek hatalı olur. Popülist bir politika olup olmadığını mutlaka zaman gösterecektir. Ancak geçmiş deneyimlerimiz bunda şüphe duymak gerektiğini gösteriyor.”
Yorumlar
Yorum Gönder