Ana içeriğe atla

Kapalı kapılar ardında firmaya özel teşvik olmaz

Hükümet, firma bazında pazarlıkla teşvik vermeye hazırlanırken, uzmanlara göre anlaşmalar Sayıştay ve Meclis denetimi olmadan yapılırsa ekonomi zarar görür.



Bakanlar Kurulu’nda dün görüşülen yeni teşvik paketine göre bölgesel ve sektörel bazda değil, nokta teşvikler verilecek. Başbakan başkanlığında Bakanlar Kurulu belli kapasitedeki şirketleri davet edip, pazarlık yapacak. Teşvikleri verme yetkisi Bakanlar Kurulu’nun olacak. Teşvikler şirketlerin taleplerine göre verilecek.

Aynı sistem G. Kore başta olmak üzere dünyada pek çok ülkede kullanılıyor. Türkiye için soru işaretleri ise uygulamayla ilgili. Uzmanlara göre, böyle bir sistemin hayata geçirilebilmesi için denetiminin de iyi yapılması gerekiyor. Hükümetin kendine yakın veya desteklemek istediği şirketlere teşvik verdiği yönünde izlenim yaratılmaması için şeffaflık ve hesap verilebilirlik devreye girmeli.

‘Ucu açık’
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, konuyla ilgili “Belli kapasitedeki şirketleri davet edip Başbakan’ın başkanlığında belirlediğimiz 6-7 firmayla pazarlık edeceğiz. Belirlenmiş bir şey yok, ucu açık. Onların talebine, ihtiyaçlarına göre teşvikler verilecek. Özel seçilmiş sektörlerde şirketlere verilecek” dedi.

Meclis’e açıklanmalı
Eski hazine müsteşarı, CHP Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, firma bazında teşviklerin Türkiye gibi bir ülkede yapılabilmesi için hesap verilebilirliğin olması gerektiğine dikkat çekerek eğer bu sağlanmazsa oluşacak soru işaretlerinin ekonomiye zarar vereceğini söyledi.

Faik Öztrak, teşvik sisteminin belli objektif kriterlerinin olması gerektiğini söyleyerek “Denetim olmazsa Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak olur bu” dedi. Öztrak şöyle devam etti: “Aynı şartlarda iki firma varsa birine ayrı diğerine ayrı teşvik verilemez. Bunların hepsi denetime tabi olmalı. Milletin temsil edildiği Meclis’e anlatılması lazım. Kapalı kapılar ardında verilmesi yanlış. Hesap verilebilirliğin olması gerekir. Şu kadar istihdam yarattı, bu kadar döviz getirdi bu yüzden teşvik verdim dedirtecek gerekçeler olması gerekir. Parça başına iş yapacağım derseniz neden farklı teşvikler verdiğini Sayıştay’a ve Meclis’e açıklaması lazım. Muhalefete de halka da bu bilgiyi vermesi lazım. Yoksa başka başka işleri yaptığınız izleniminin sonuçları kötü olur.

Firma bazında teşviklerin denetlendiğinde faydalı bir yaklaşım olabileceğini belirten Öztrak, Türkiye’nin imzaladığı uluslararası sözleşmelerin de göz ardı edilmemesi gerektiğine vurgu yaptı.

Eski hazine müsteşarı, CHP Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, firma bazında teşviklerin Türkiye gibi bir ülkede yapılabilmesi için hesap verilebilirliğin olması gerektiğine dikkat çekerek eğer bu sağlanmazsa oluşacak soru işaretlerinin ekonomiye zarar vereceğini söyledi.

Faik Öztrak, teşvik sisteminin belli objektif kriterlerinin olması gerektiğini söyleyerek “Denetim olmazsa Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak olur bu” dedi. Öztrak şöyle devam etti: “Aynı şartlarda iki firma varsa birine ayrı diğerine ayrı teşvik verilemez. Bunların hepsi denetime tabi olmalı. Milletin temsil edildiği Meclis’e anlatılması lazım. Kapalı kapılar ardında verilmesi yanlış. Hesap verilebilirliğin olması gerekir. Şu kadar istihdam yarattı, bu kadar döviz getirdi bu yüzden teşvik verdim dedirtecek gerekçeler olması gerekir. Parça başına iş yapacağım derseniz neden farklı teşvikler verdiğini Sayıştay’a ve Meclis’e açıklaması lazım. Muhalefete de halka da bu bilgiyi vermesi lazım. Yoksa başka başka işleri yaptığınız izleniminin sonuçları kötü olur.

Firma bazında teşviklerin denetlendiğinde faydalı bir yaklaşım olabileceğini belirten Öztrak, Türkiye’nin imzaladığı uluslararası sözleşmelerin de göz ardı edilmemesi gerektiğine vurgu yaptı.

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/581487/Kapali_kapilar_ardinda_firmaya_ozel_tesvik_olmaz.html




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

IMF Karşıtı Annenin IMF Uzmanı Kızı

Cumhuriyet Halk Partisi Parti Meclisi üyeliğine seçilen Bilkent Üniversitesi Ekonomi Bölümü Başkanı ve IMF eski ekonomisti Doç. Dr. Selin Sayek Böke , üniversitede iktisat eğitimi alma kararının hayatının en güzel hatası olduğunu söylüyor. Anne Selin Sayek Böke ile ekonomist Selin Sayek Böke arasındaki dengeyi annesinden ilham alarak koruduğunu vurgulayan Böke, "CHP'de herkesin daha mutlu, refah içinde yaşayabileceği ekonomik ortamı sağlayacak politikalar üretilmesine katkıda bulunarak bunları somutlaştırmaya katkıda bulunacağım" diyor. Dünya Bankası ve IMF kariyerine sahip, güleryüzlü ve sıkı bir makro iktisatçı olarak bilinen Selin Sayek Böke ile CHP Parti Meclisi üyeliğinden annesi Türk Tabipler Birliği eski Başkanı Füsun Sayek ile olan ilişkisine kadar birçok konuyu masaya yatırdık. Böke, 11 yaşındayken kardeşi ile 'gazetecilik oyunu' oynadıklarını, hazırladıkları gazeteye ekonomi yazılarını yazdığını paylaşıyor. Kendisini ekonomi alanına yönle

İran, Sıtkı Ayan’dan sorulur

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen ikinci telefon görüşmesinde adı geçen işadamı Sıtkı Ayan, özellikle AKP döneminde parlayan isimlerin başında geliyor. WikiLeaks belgelerinde de adı geçen Sıtkı Ayan’ın ismi İran ile yapılan ticari anlaşmalar ve yüksek devlet teşvikleriyle anılıyor.   Sivas’ın Gölova beldesinde doğup büyüyen Sıtkı Ayan, İstanbul İmam Hatip Lisesi ve Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni bitirdi. Mesleğini icra yerine petrol işine girdi. Ayan’ın, İran ve Sudan’da petrol ve doğalgaz sahalarıyla ilgili yatırımları bulunuyor. WikiLeaks belgelerine göre ABD Ankara Büyükelçiliği’nden gönderilen kripto, Başbakan Erdoğan’ın İran’daki etkinliğini ve ilişkisini ortaya koyuyordu. ABD elçiliğinin belgesinde, 22 Şubat’ta Türk gazetelerinde İran ile Türkiye arasında müşterek bir yatırım projesi imzalandığı ve buna göre kurulacak olan yeni bir doğalgaz boru hattının, İran gazını Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşıyacağı belirtiliy

Panama Belgeleri: Hayyam Bey'in cenneti

Panama belgelerine göre Hayyam Garipoğlu, Sümerbank’a el konulmadan önce Niue’de bir şirket kurdu. Yaptığı açıklamada “Niue’nun adını bile duymadım” dedi. Panama belgelerinde, Türkiye tarihinin en büyük banka batırma olayına imzasını atan Hayyam Garipoğlu’nun da dört off-shore şirketi ile yer aldığı ortaya çıktı. Belgelere göre Garipoğlu’nun, Sümerbank davasında adı geçen Olsten Marketing Co Ltd’nin yanı sıra üç ayrı off-shore şirketi daha var. Bu şirketlerden biri Olsten Marketing’in kapatılmasından hemen sonra kurulan Niue merkezli Unitrade International Ltd olsa da Garipoğlu, Niue’nun neresi olduğunu dahi bilmediğini ifade ederek bu şirketin kendisine ait olduğunu yalanladı. Olsten, Mossfon müşterisi Sümerbank ile ilgili dava dosyasına göre Garipoğlu, Sümerbank’a el konulmadan bir gün önce, kendisine ait olan Romania International Bank’a 8 milyon dolar transfer etti, buradan da yine kendi paravan şirketi Olsten Marketing’in hesabına aktardı. Panama belgelerine göre

#ParadisePapers: Off-shore biraderler

Berat ve Serhat Albayrak’ın Çalık Holding’de yönetici olduğu dönemde holdinge bağlı çok sayıda off-shore şirketi kurulmuş. Serhat Albayrak bu şirketlerden birinin bizzat direktörü. Dünyanın dört bir yanından çok sayıda politikacı ve iş insanının off-shore bağlantılarını ortaya çıkaran Paradise Papers’ta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın damadı Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın ağabeyi Serhat Albayrak’ın da ismi geçiyor. Serhat Albayrak, belgelere göre Malta’da bir off-shore şirketle bağlantılı görünüyor. Frocks International Trading Ltd adlı şirkette Albayrak’ın yanı sıra Çalık Holding çalışanları Mehmet Gökdemir, Murat Tarı ve Şafak Karaaslan şirket yetkilileri arasında bulunuyor. Murat Tarı 2000-2005 yılları arasında Çalık Holding’de genel müdür olarak görev yaptı. Mehmet Gökdemir Çalık Holding’e bağlı GAP Tekstil yönetim kurulu üyesi, Şafak Karaaslan Çalık Holding’in dış ilişkiler sorumlusu. Serhat Albayrak da söz konusu dönemde Çalık Holding genel müdürlüğünü yürütüyordu.