Ana içeriğe atla

Türkiye kara listede


Dünyanın en büyük ekonomileri arasına girmeye çalışırken suç ekonomisinde zirveye tırmanıyoruz.


Aralık operasyonundan sonra yolsuzluk ve rüşvet tartışmaları had safhaya ulaşan Türkiye, suç ekonomisinde 93 ülke arasında 15. sırada yer alıyor. Tüm dünyada karanlık yeraltı ekonomisine ilişkin verileri derleyen Havocscope’un raporuna göre Türkiye’de karanlık pazarın büyüklüğü 17 milyar dolar. İlk sırada da sahtekârlık bulunuyor. 


Organ kaçakçılığından sahteciliğe, uyuşturucu satışından kumara dünyanın karanlık pazarının büyüklüğü yaklaşık 2 trilyon dolara ulaştı. Küresel karanlık dünyaya ait araştırmalar yapan Havocscope’un raporuna göre 626 milyar dolarlık kara pazar büyüklüğüyle ABD dünyada ilk sırada yer alıyor. Bu, neredeyse dünyanın 20’nci büyük ekonomisi sayılan İsviçre’nin 631 milyar dolarlık GSYİH’sine eş değer bir büyüklüğü gösteriyor. Amerika’yı 261 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaşan Çin’deki karanlık piyasa takip ediyor. Bu alanda dünya üçüncüsü de yeraltı ekonomisi 126 milyar dolara uşan Meksika.
Son yıllarda büyük yolsuzluk iddiaları ile çalkalanan Türkiye, 93 ülkenin bulunduğu listede 17 milyar dolarlık karanlık pazar büyüklüğüyle 15’inci sırada yer alıyor. Türkiye’nin bir basamak üstünde 17.27 milyar dolarla Filipinler, bir basamak altında ise 17 milyar dolarla Brezilya bulunuyor.

Sahtecilik önde 

Havocscope’un raporunda ülkeden ülkeye karanlık pazarların en çok hangi yasadışı alanlarda yoğunlaştığı da belirtiliyor. Amerika’nın kara listesindeki en büyük kalemi 225 milyar dolar ile sahtecilik oluştururken, onu 215 milyar dolarla uyuşturucu ticareti ve 150 milyar dolarla yasadışı kumar izliyor. 
Çin’de 93 milyar dolarlık kara pazar büyüklüğüyle “kumar” ilk sırada yer alırken, Türkiye’de ilk sırada 6 milyar dolarlık büyüklüğe ulaşan “sahtecilik” bulunuyor. Sahtecilik başlığı içinde sahte para basımı da var elbette ama bu kalemde esas büyük ekonomiyi, evrakta sahtecilik, sahte ilaçlar ve taklit ürünler yapıp piyasaya sürme gibi eylemler oluşturuyor. 
Türkiye’de sahtekârlık sektörünün ardından ikinci sırada gelen kalem 4 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaştığı hesaplanan “fuhuş sektörü.” Rapordaki varsayımlara göre Türkiye’de sanatını icra eden fahişe sayısı 118 bin. Muhabbet tellalları, bu işe uygun vasıfta mekân işleticiliği gibi kalabalık bir hizmet sektörü çalışanlarını da bu sayıya eklemek gerekiyor. 
Üçüncü sırada dünyanın en ağır vergilerinin uygulandığı sektördeki “akaryakıt kaçakçılığı” ile benzeri durumdaki “sigara kaçakçılığı” bulunuyor. Rapor, her iki kaçakçılık türünün yıllık büyüklüğünü ikişer buçuk milyar dolar olarak hesaplıyor. Türkiye’deki “uyuşturucu ticaretinin” büyüklüğü ise 1.7 milyar dolar. 
Türkiye suç ekonomisinde yine ağır vergilerin bulunduğu bir sektörde yapılan “alkol kaçakçılığı” 60 milyon dolar, “korsan kitap basımı” 23 milyon dolar, “insan ve organ kaçakçılığı” 400 milyon dolar, “korsan film pazarı” 29 milyon dolar, “korsan müzik” 22 milyon dolar, “yazılım korsanlığı” 526 milyon dolarlık büyüklüğe sahip.
Türkiye kara pazarda Yunanistan, Mısır, Irak, Pakistan, Güney Kıbrıs, Brezilya, Kolombiya, Kenya, Güney Afrika, Malezya gibi ülkeleri geride bırakıyor. Karanlık pazarın en küçük olduğu ülke ise 6 milyon dolarlık büyüklükle Arnavutluk. 


Kara pazarın 
dünya devleri


1. Amerika 625.63 milyar dolar
2. Çin                      261 milyar dolar
3. Meksika 126.08 milyar dolar
4. İspanya 124.06 milyar dolar
5. Italy                    111.05 milyar dolar
6. Japonya 108.3 milyar dolar
7. Canada 77.83 milyar dolar
8. İngiltere 61.96 milyar dolar
9. Rusya                 49.04 milyar dolar
10. Almanya            39.67 milyar dolar
11. Güney Kore 26.2 milyar dolar
12. Endonezya        23.05 milyar dolar
13. Hindistan           19.59 milyar dolar
14. Filipinler            17.27 milyar dolar
15. Türkiye 17.16 milyar dolar
16. Brezilya 17 milyar dolar
17. Avustralya         14.62 milyar dolar
18. Kolombiya        14.50 milyar dolar
19. Venezuela         14.195 milyar dolar
20. Tayland 13.95 milyar dolar



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

IMF Karşıtı Annenin IMF Uzmanı Kızı

Cumhuriyet Halk Partisi Parti Meclisi üyeliğine seçilen Bilkent Üniversitesi Ekonomi Bölümü Başkanı ve IMF eski ekonomisti Doç. Dr. Selin Sayek Böke , üniversitede iktisat eğitimi alma kararının hayatının en güzel hatası olduğunu söylüyor. Anne Selin Sayek Böke ile ekonomist Selin Sayek Böke arasındaki dengeyi annesinden ilham alarak koruduğunu vurgulayan Böke, "CHP'de herkesin daha mutlu, refah içinde yaşayabileceği ekonomik ortamı sağlayacak politikalar üretilmesine katkıda bulunarak bunları somutlaştırmaya katkıda bulunacağım" diyor. Dünya Bankası ve IMF kariyerine sahip, güleryüzlü ve sıkı bir makro iktisatçı olarak bilinen Selin Sayek Böke ile CHP Parti Meclisi üyeliğinden annesi Türk Tabipler Birliği eski Başkanı Füsun Sayek ile olan ilişkisine kadar birçok konuyu masaya yatırdık. Böke, 11 yaşındayken kardeşi ile 'gazetecilik oyunu' oynadıklarını, hazırladıkları gazeteye ekonomi yazılarını yazdığını paylaşıyor. Kendisini ekonomi alanına yönle

İran, Sıtkı Ayan’dan sorulur

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen ikinci telefon görüşmesinde adı geçen işadamı Sıtkı Ayan, özellikle AKP döneminde parlayan isimlerin başında geliyor. WikiLeaks belgelerinde de adı geçen Sıtkı Ayan’ın ismi İran ile yapılan ticari anlaşmalar ve yüksek devlet teşvikleriyle anılıyor.   Sivas’ın Gölova beldesinde doğup büyüyen Sıtkı Ayan, İstanbul İmam Hatip Lisesi ve Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni bitirdi. Mesleğini icra yerine petrol işine girdi. Ayan’ın, İran ve Sudan’da petrol ve doğalgaz sahalarıyla ilgili yatırımları bulunuyor. WikiLeaks belgelerine göre ABD Ankara Büyükelçiliği’nden gönderilen kripto, Başbakan Erdoğan’ın İran’daki etkinliğini ve ilişkisini ortaya koyuyordu. ABD elçiliğinin belgesinde, 22 Şubat’ta Türk gazetelerinde İran ile Türkiye arasında müşterek bir yatırım projesi imzalandığı ve buna göre kurulacak olan yeni bir doğalgaz boru hattının, İran gazını Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşıyacağı belirtiliy

Panama Belgeleri: Hayyam Bey'in cenneti

Panama belgelerine göre Hayyam Garipoğlu, Sümerbank’a el konulmadan önce Niue’de bir şirket kurdu. Yaptığı açıklamada “Niue’nun adını bile duymadım” dedi. Panama belgelerinde, Türkiye tarihinin en büyük banka batırma olayına imzasını atan Hayyam Garipoğlu’nun da dört off-shore şirketi ile yer aldığı ortaya çıktı. Belgelere göre Garipoğlu’nun, Sümerbank davasında adı geçen Olsten Marketing Co Ltd’nin yanı sıra üç ayrı off-shore şirketi daha var. Bu şirketlerden biri Olsten Marketing’in kapatılmasından hemen sonra kurulan Niue merkezli Unitrade International Ltd olsa da Garipoğlu, Niue’nun neresi olduğunu dahi bilmediğini ifade ederek bu şirketin kendisine ait olduğunu yalanladı. Olsten, Mossfon müşterisi Sümerbank ile ilgili dava dosyasına göre Garipoğlu, Sümerbank’a el konulmadan bir gün önce, kendisine ait olan Romania International Bank’a 8 milyon dolar transfer etti, buradan da yine kendi paravan şirketi Olsten Marketing’in hesabına aktardı. Panama belgelerine göre

#ParadisePapers: Off-shore biraderler

Berat ve Serhat Albayrak’ın Çalık Holding’de yönetici olduğu dönemde holdinge bağlı çok sayıda off-shore şirketi kurulmuş. Serhat Albayrak bu şirketlerden birinin bizzat direktörü. Dünyanın dört bir yanından çok sayıda politikacı ve iş insanının off-shore bağlantılarını ortaya çıkaran Paradise Papers’ta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın damadı Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın ağabeyi Serhat Albayrak’ın da ismi geçiyor. Serhat Albayrak, belgelere göre Malta’da bir off-shore şirketle bağlantılı görünüyor. Frocks International Trading Ltd adlı şirkette Albayrak’ın yanı sıra Çalık Holding çalışanları Mehmet Gökdemir, Murat Tarı ve Şafak Karaaslan şirket yetkilileri arasında bulunuyor. Murat Tarı 2000-2005 yılları arasında Çalık Holding’de genel müdür olarak görev yaptı. Mehmet Gökdemir Çalık Holding’e bağlı GAP Tekstil yönetim kurulu üyesi, Şafak Karaaslan Çalık Holding’in dış ilişkiler sorumlusu. Serhat Albayrak da söz konusu dönemde Çalık Holding genel müdürlüğünü yürütüyordu.