Ana içeriğe atla

Konut mağdurları: Ev hayalinden mahkeme kapılarına

Türkiye'de ev alma hayaliyle kredi çekip borca giren çok sayıda kişi, yıllardır mahkeme kapılarında bekliyor. Sadece İstanbul’da toplam 100 bine yakın toplu konut mağduru olduğu tahmin ediliyor.


"Ben ev almak için gitmiştim. Ancak suitlerde çok ısrar edilince suit aldım. 2013'te ödemeye başladım. 18 ayda ödememi bitirdim. Teslimat 36 ayda olacaktı. 12 ay da kira ödemesi yapılacaktı. Ancak kira ödemeleri birdenbire kesildi. Ne oluyor diye gittiğimizde temeli atılmış bir proje vardı. Onu suit diye gösterdiler. Ancak projede bir tane bile suit olmadığı ortaya çıktı."
Bu sözler Yeşil GYO'nun Innovia 4 projesi mağdurlarından Mine Öner'e ait. Mine Öner, İstanbul'da sayıları 100 bini bulan konut sektörü mağdurlarından sadece biri.
Türkiye'de son yıllarda ekonominin itici gücü olarak görülen inşaat sektöründe, sağlanan kredi kolaylıklarına rağmen, kriz devam ediyor. Bankacılık sektörünün 2019'da inşaat alanında faaliyet gösteren şirketlere kredi desteği 245 milyar 579 milyon liraya ulaştı.
Ancak inşaatı yıllar önce başlayan projeler halen tamamlanamazken ev hayaliyle yıllardır bekleyen vatandaşlar mağdur olmuş durumda. İyi Parti'nin Ocak ayında Meclis'te verdiği soru önergesine göre İstanbul'da 30 bini Esenyurt'ta olmak üzere toplam 100 bine yakın toplu konut mağduru var.
2015'te bitmesi gerekiyordu
Mağduriyet yaratan projelerden biri de Yeşil GYO'nun Esenyurt'taki Innovia 4 projesi. Projenin 1, 2 ve 3. etaplarında 9 bin 100 konut teslim edilirken dördüncü etapta yer alan 6 bin 500 konut teslim edilmedi. İnşaat hala bitmemesine rağmen konut satışı ise devam ediyor. Şimdiye dek mağdur olanların sayısı 6 bin. 2010-2011 yılında sözleşmelerin yapıldığı Innovia 4 projesinde dairelerin 36-48 ayda teslim edilmesi öngörülüyordu. Dönemin AKP'li Esenyurt Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu da garantör sıfatıyla sözleşmelere imza attı. Ancak 2015'te bitmesi gereken projede 2020 yılına gelinmesine rağmen sadece inşaat temeli atılmış durumda.
Konut mağduru Mine Öner
Konut mağduru Mine Öner
Yeşil GYO ise konuyla ilgili sorularımızı yanıtlamadı.
Seslerini hükümet ve yetkililere duyurmaya çalışan mağdurlar uzun süredir eylem yapıyor. DW Türkçe'ye konuşan mağdurlardan Mine Öner projeyi 2012'de TV reklamlarında gördüğünü belirtiyor. Öner, projeden bir suit satın aldığını, ancak şu an devam eden projede suit bulunmadığını söylüyor.
Öner "Innovia 1,2,3 projesi var. Devamında dördüncüsü gelince insanlarda bir güven oluştu. Burada belediye de suçlu. Çünkü belediye garantör oldu. Belediyenin garantör olması tabii ki otomatik olarak size güven veriyor” diyor. Hayali bir projeyi satın aldığını, bunun bir dolandırıcılık suçu olduğunu vurgulayan Öner, şirket sahibi Kamil Engin Yeşil'in krizi ve Gezi protestolarını bahane ederek zaman kazanmaya çalıştığını ifade ediyor. Kamil Engin Yeşil'in kendileriyle yaptığı toplantıda "Gidin derdinizi Tayyip Erdoğan'a anlatın” dediğini aktaran Öner, "Hakim, savcı da direkt dolandırıcılık yok diyor. Hayali bir projeyi satmak bu ülkede suç değil mi?” diye soruyor.
335 bin liraya kadar zarar
Projeden konut satın alan 39 mağdurun avukatlığını yapan Avukat Hişar Zoroğlan ise müvekkillerinin 85 bin ile 335 bin lira arasında zarar ettiğini belirtiyor. DW Türkçe'ye konuşan Zoroğlan'a göre Yeşil İnşaat'ın Esenyurt'un yanı sıra Tuzla ve Adapazarı'ndaki projelerinde de sorunlar yaşanıyor.
Zoroğlan, Yeşil GYO'nun Innovia 4 projesi için internet üzerinden bir sistem kurduğunu, bu sistem üzerinden mağduriyetin katlandığını ifade ediyor. Zoroğlan'ın verdiği bilgiye göre söz konusu sistem şöyle işliyor: Projeden daire satın alanlar TC kimlik numaraları üzerinden sisteme kaydediliyor. Kimlik numarasına göre kimin ne satın aldığı sistem üzerinden takip edilebiliyor. Projenin ne durumda olduğunu görmek için sisteme giriş yapanlara üç seçenek sunuluyor. Şirket ilk seçenekte ek inşaat maliyeti çıkarıyor. 200 bin verenden 80 bin daha ek maliyet istiyor. Diğer seçenekte dairesinin sözleşmesini iptal edip yine yapacağını vadettiği başka bir projeden ev vermeyi vadediyor. Üçüncü seçenekte "sözleşmenizi fesh edin, alacağınızı çek olarak tahsil edin" diyor.
Avukat Hişar Zoroğlan
Avukat Hişar Zoroğlan
Bu çeklerin karşılıksız çıktığını belirten Avukat Zoroğlan, karşılıksız çeke ilişkin de davalar açıldığını ve şirketin iflasının istendiğini belirtiyor.
Şirket hala daire satıyor
Müvekkillerinin çoğunun banka kredisi kullanıp projeden daire aldığını, bankaya borçlarını ödeyip evlerine kavuşamadıklarını anlatan Zoroğlan, "10 yıldır sistematik olarak bu şekilde neredeyse yüzde 35'i yapılmış yüzde 65'i yapılmamış bir proje var. Şirket hala borsada ve insanlara daire satmaya devam ediyor" diyor.
Hişar Zoroğlan, Yeşil Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı AŞ ve Yeşil Global İnş. Tur. Otel. AŞ yetkilileri hakkında örgütlü dolandırıcılıktan dava açmak üzere Bakırköy Savcılığına başvurduklarını söylüyor.
İyi Parti'nin soru önergesine göre İstanbul'da mağduriyet yaşanan başka projeler de bulunuyor. 
Konut maliyeti arttı
Ekonomist Mustafa Sönmez, Türkiye'de AKP iktidarının 2003 yılından 2018 başına kadarki zaman dilimini "Konutun Pembe Zamanları" diye tanımlıyor. DW Türkçe'ye konuşan Sönmez, 15 yıl boyunca özellikle büyük kentlerdeki konut yapımının ekonominin sürükleyici günü olduğunu, ancak 2018'in üçüncü çeyreğinden itibaren sektörün krize girdiğini belirtiyor.
Ekonomist Mustafa Sönmez
Ekonomist Mustafa Sönmez
Sönmez "2018 ortalarında yaşanan sert döviz kuru türbülansı, konut sektörüne girdi veren alt sektörlerin maliyetlerini de artırdı. Bu da konut üretim maliyetlerini tırmandırdı. Bu süredeki yüzde 33'lük artışlar, yarım kalmış konutların tamamlanmasının maliyetini artırırken yeni inşaatlara başlamayı da caydırıcı bir etken oldu” diyor.
AKP'nin krizden çıkış yolunu yine inşaat sektöründe aradığına, faiz indirimleri ve kredi kolaylıklarıyla sektör üzerinden ekonominin canlandırılmaya çalışıldığına işaret eden Sönmez, bunun kalıcı olmayacağı görüşünde. Sönmez'e göre enflasyonda artış ve Hazine'nin iç borç geri ödemelerinin zorlamasıyla kredi faizlerinde yeniden tırmanış söz konusu olabilir.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

IMF Karşıtı Annenin IMF Uzmanı Kızı

Cumhuriyet Halk Partisi Parti Meclisi üyeliğine seçilen Bilkent Üniversitesi Ekonomi Bölümü Başkanı ve IMF eski ekonomisti Doç. Dr. Selin Sayek Böke , üniversitede iktisat eğitimi alma kararının hayatının en güzel hatası olduğunu söylüyor. Anne Selin Sayek Böke ile ekonomist Selin Sayek Böke arasındaki dengeyi annesinden ilham alarak koruduğunu vurgulayan Böke, "CHP'de herkesin daha mutlu, refah içinde yaşayabileceği ekonomik ortamı sağlayacak politikalar üretilmesine katkıda bulunarak bunları somutlaştırmaya katkıda bulunacağım" diyor. Dünya Bankası ve IMF kariyerine sahip, güleryüzlü ve sıkı bir makro iktisatçı olarak bilinen Selin Sayek Böke ile CHP Parti Meclisi üyeliğinden annesi Türk Tabipler Birliği eski Başkanı Füsun Sayek ile olan ilişkisine kadar birçok konuyu masaya yatırdık. Böke, 11 yaşındayken kardeşi ile 'gazetecilik oyunu' oynadıklarını, hazırladıkları gazeteye ekonomi yazılarını yazdığını paylaşıyor. Kendisini ekonomi alanına yönle

İran, Sıtkı Ayan’dan sorulur

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen ikinci telefon görüşmesinde adı geçen işadamı Sıtkı Ayan, özellikle AKP döneminde parlayan isimlerin başında geliyor. WikiLeaks belgelerinde de adı geçen Sıtkı Ayan’ın ismi İran ile yapılan ticari anlaşmalar ve yüksek devlet teşvikleriyle anılıyor.   Sivas’ın Gölova beldesinde doğup büyüyen Sıtkı Ayan, İstanbul İmam Hatip Lisesi ve Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni bitirdi. Mesleğini icra yerine petrol işine girdi. Ayan’ın, İran ve Sudan’da petrol ve doğalgaz sahalarıyla ilgili yatırımları bulunuyor. WikiLeaks belgelerine göre ABD Ankara Büyükelçiliği’nden gönderilen kripto, Başbakan Erdoğan’ın İran’daki etkinliğini ve ilişkisini ortaya koyuyordu. ABD elçiliğinin belgesinde, 22 Şubat’ta Türk gazetelerinde İran ile Türkiye arasında müşterek bir yatırım projesi imzalandığı ve buna göre kurulacak olan yeni bir doğalgaz boru hattının, İran gazını Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşıyacağı belirtiliy

Panama Belgeleri: Hayyam Bey'in cenneti

Panama belgelerine göre Hayyam Garipoğlu, Sümerbank’a el konulmadan önce Niue’de bir şirket kurdu. Yaptığı açıklamada “Niue’nun adını bile duymadım” dedi. Panama belgelerinde, Türkiye tarihinin en büyük banka batırma olayına imzasını atan Hayyam Garipoğlu’nun da dört off-shore şirketi ile yer aldığı ortaya çıktı. Belgelere göre Garipoğlu’nun, Sümerbank davasında adı geçen Olsten Marketing Co Ltd’nin yanı sıra üç ayrı off-shore şirketi daha var. Bu şirketlerden biri Olsten Marketing’in kapatılmasından hemen sonra kurulan Niue merkezli Unitrade International Ltd olsa da Garipoğlu, Niue’nun neresi olduğunu dahi bilmediğini ifade ederek bu şirketin kendisine ait olduğunu yalanladı. Olsten, Mossfon müşterisi Sümerbank ile ilgili dava dosyasına göre Garipoğlu, Sümerbank’a el konulmadan bir gün önce, kendisine ait olan Romania International Bank’a 8 milyon dolar transfer etti, buradan da yine kendi paravan şirketi Olsten Marketing’in hesabına aktardı. Panama belgelerine göre

#ParadisePapers: Off-shore biraderler

Berat ve Serhat Albayrak’ın Çalık Holding’de yönetici olduğu dönemde holdinge bağlı çok sayıda off-shore şirketi kurulmuş. Serhat Albayrak bu şirketlerden birinin bizzat direktörü. Dünyanın dört bir yanından çok sayıda politikacı ve iş insanının off-shore bağlantılarını ortaya çıkaran Paradise Papers’ta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın damadı Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın ağabeyi Serhat Albayrak’ın da ismi geçiyor. Serhat Albayrak, belgelere göre Malta’da bir off-shore şirketle bağlantılı görünüyor. Frocks International Trading Ltd adlı şirkette Albayrak’ın yanı sıra Çalık Holding çalışanları Mehmet Gökdemir, Murat Tarı ve Şafak Karaaslan şirket yetkilileri arasında bulunuyor. Murat Tarı 2000-2005 yılları arasında Çalık Holding’de genel müdür olarak görev yaptı. Mehmet Gökdemir Çalık Holding’e bağlı GAP Tekstil yönetim kurulu üyesi, Şafak Karaaslan Çalık Holding’in dış ilişkiler sorumlusu. Serhat Albayrak da söz konusu dönemde Çalık Holding genel müdürlüğünü yürütüyordu.